İnsanlık onuru bu mu
Neler olduğuna bir bakalım.
Doğrudan 7 milyona yakın çalışanı ilgilendiren işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinin bulunduğu Ücret Tespit Komisyonu, 2021 yılında geçerli olacak asgari ücreti belirleme görüşmelerini ilk olarak Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı nezdinde 4 Aralık tarihinde yapmıştı. İkinci toplantı ise 15 Aralık’ta Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) bünyesinde gerçekleştirildi. Komisyon üçüncü toplantısını da Türk-İş’in ev sahipliğinde 22 Aralık’ta çevrimiçi yaptı. Basına kapalı gerçekleştirilen ve yaklaşık 3 saat süren toplantıda, Türk-İş heyeti görüş ve taleplerini sunarken, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) temsilcisi de bekar bir işçinin asgari geçim tutarını açıkladı.
TÜİK, bekar bir işçinin asgari geçim tutarının ağır işlerde çalışanlar için 2 bin 792 lira 10 kuruş, orta nitelikteki işlerde çalışanlar için 2 bin 507 lira 70 kuruş, hafif işlerde çalışanlar için 2 bin 339 lira 10 kuruş olarak hesaplandığını komisyonla paylaştı.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler arabuluculuğunda İşçi-işveren arasında görüşmeler sürdürülürken TÜİK Kasım verileri dikkate alınarak bu açıklamayı neden yaptı?
Oysa TÜRK-İŞ Araştırmasına göre 2020 Kasım ayında; bekâr bir çalışanın yaşama maliyetinin aylık 3.073,63 TL olduğu tespiti yapılmış. Buna göre hangisi daha gerçekçi? Dolayısıyla üçüncü toplantıdan da bir sonuç çıkmadı. Zaten bir sonuç çıkması da bekleniyordu.
***
Türk-İş, TÜİK’in asgari geçim tutarını değerlendirdi:
“Bir işçinin asgari geçim tutarı, bizim görüşmelerde önem verdiğimiz bir göstergedir. Kasım ayına ait bu rakamlar, ülke gerçeklerini kesinlikle yansıtmıyor. Aralık ayı ve gelecek yıl enflasyon verisi göz önünde bulundurulduğunda, bu rakamların daha da düşük kalacağı ortada. TÜİK’in açıkladığı rakamın sadece bekar bir işçi için geçerli olduğuna dikkati çekeriz. Mevcutta aylık 2 bin 324 lira olan asgari ücretle geçinilmediğini herkes gayet iyi biliyor. Görüşmelerin başından beri dile getirdiğimiz insan onuruna yakışır bir ücret. Bunu savunmaya devam ediyoruz. TÜİK’in bugün açıkladığı rakamlar, maalesef çalışanların beklentilerinin altında kaldı.”
Hak-İş Konfederasyonu da belirtilen rakamların gerçeği yansıtmadığını ve 3 bin liranın altında bir rakama razı olmayacaklarını belirtti.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK)’nu da daha önce açıkladığı gibi “Asgari ücret 3 bin 800 lira olmalı” diyordu.
Hafta sonu 3 konfederasyon başkanları bir araya gelerek ortak yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, “Üç konfederasyon olarak 4 Aralık 2020’de ortaklaştığımız ‘insan onuruna yaraşır bir asgari ücret’ belirlenmesi talebinin arkasında durmaktayız” denildi. İnsan onuruna yaraşır bir ücret nedir, açıklanmadı.
***
Bir kere şunu belirtmek durumundayım. Türkiye’de son yıllarda çok tartışılan bir kurum olan TÜİK’nun tespitleri ne kadar gerçekçi olabilir?
İki hafta önceki yazımda bu konuya değinmiştim. Yaptığım öneride “1 kişinin aylık yaşam maliyetini TÜİK belirlesin” demiştim.
Ancak belirlenmiş olan rakamların bu kadar düşük olacağını düşünmemiştim doğrusu. Velhasıl bu rakamların gerçeği yansıttığını düşünmüyorum.
Sonuçta;
Komisyonun dördüncü ve son toplantısı 28 Aralık Pazartesi günü Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın ev sahipliğinde yapıldı.
Bakan Selçuk, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun dördüncü toplantısının ardından açıklamalarda bulunurken yanında Türk-İş Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat ve TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol bulundu.
Buna göre 2020 yılında mevcut olan 2 bin 324 lira olan Asgari Ücret yüzde 21.5 artışla net 2 bin 825 TL oldu. Bu karar işçi konfederasyonlarının beklentisini karşılamadı. Hükümet ve işveren kendi çaldı kendi oynadı. Ancak bu şartlarda olacağı buydu!
Türk-İş’in yaptığı araştırmada açlık sınırının 2 bin 500 TL, yoksulluk sınırının 8 bin 198 TL olduğu günümüzde açıklanan bu kararın “insan onuru” na yaraşır bir ücret olup olmadığına siz karar verin!