Köşe Yazıları

Recep Özdemir “Karasu’nun geleceği”

Karasu’nun geleceği                       
Anadolu’da her il ve ilçenin bir hikayesi, tarihi birikimi, bağrına bastığı insanları kendisine çeken, değerleri vardır. Anadolu’da pek çok yerleşim yeri, yakın ve uzak tarihin kendisine kazandırdığı büyük mirasların üzerine oturmuştur.
Şehirlerimizin, insanların gözündeki değeri de zaman zaman değişir. İnsanlar belli bir yerde geleceklerini, ekonomik, sosyal, güvenlik vb. açılardan tehlikede görürlerse o bölgeyi ağlayarak da olsa terk etmek zorunda kalırlar.
Bazı şehirlerimiz, önemli ulaşım yolları üzerinde bulunurlar. Bu şehirlerde konaklama vb. hizmet alanları gelişmiştir. Başka bazı şehirlerimiz ev sahipliği yaptığı eğitim kurumlarıyla ünlüdür.
Tarihi kimliğiyle temayüz etmiş şehirlerimiz de vardır. Bu şehirlerimiz geçmişlerinde pek çok toplum ve bu toplumların birikimlerine beşiklik etmiştir.
Günümüzde ekonomik değerler ön plana çıktığı için, üzerinde yaşayanları ekonomik manada mutlu eden şehirlerimiz, sanayi ve ticaret şehirleridir. Bu şehirlerimiz, her gün yaşadığı kentte karnı doymayan, beklentilerine cevap bulamayan insanların akınına uğramakta, sadece bu insanlarımızla değil o insanların kendi yörelerinden getirdikleri kültürel değerlerle de tanışmaktadır.
Tüm bu açılardan kendi şehrimize baktığımızda, şehrimizin Anadolu’nun pek çok şehrinden farklı olarak tarihi bir kimliğinin olmadığını görürüz. İlçemiz tarihi bir geçmişe sahip olmamakla beraber, bugün geldiği noktada bırakın ilçeleri pek çok ilin önündedir.
İlçemiz doğal güzelliği bakımından istisna şehirlerimizdendir. Önünü denize, sırtını yeşile ve ormana dayamıştır. Doğal görüş açısında çok geniştir. Uygun noktalardan bakıldığında, Batı’da Kefken, Kerpe, Doğu’da ise Ereğli görüş alanımızda kalır.
Bırakalım diğer Orta Anadolu şehirlerini ilçemiz Samsun’dan batıya doğru bakıldığında sahil boyunca gelişme potansiyeli en fazla olan ilçedir. Bizimle sadece Zonguldak, Ereğli yarışabilir ve geçer. O da bu işi ancak, Erdemir gibi dünyaca ünlü bir sanayi kuruluşu sayesinde yapar.
Sahil şeridinde tarihi bizden çok çok gerilere giden pek çok şehri nüfus ve ekonomik gelişmişlikte aşarız. En yakın örnek Kandıra. Yaşlılarımız idari, hukuki işlerimizin Kandıra’dan görüldüğünü daha unutmamışlardır. Yine sahilden az doğuya gittiğimizde karşımıza çıkan Fatih Sultan Mehmet’in “Çeşmi Cihan’ı” Amasra. Biz sokakta araçlarımızı park edecek yer bulamazken Amasra’da sokakta araç yok.
Doğal güzelliği mükemmel, şu anda da yetiştirdiği ürün(fındık) değerli olan, hem turizm hem de sanayi kenti dediğimiz ilçemize biz ne katabildik, ne verebildik?
Etrafımıza bir bakalım. Ara sokaklarımızı yazın tozdan, kışın çamurlardan ve logarlardan taşan pis sulardan kurtarabildik mi?  Kent merkezindeki cadde ve sokaklarımızı ben yaptım oldu mantığıyla inşa ettik. Cadde ve sokak etrafındaki esnaflarımızın ve yolu kullanan sürücülerimizin görüşlerine itibar etmedik. Can çekişen şehir içi trafiğinin felç olmasına sebebiyet verdik.
Akıllı, sistemli ve düzenli bir çalışma ile İlçemiz Karasu’yu, tarihsel mirasa sahip il ve ilçelerin önüne çıkarmak zor olmayacaktır.