Ali Sarımert, “Medine’de ki ziyaret yerleri”

Medine’de ki ziyaret yerleri
Ravza-i Mutahhara (Cennet bahçesi)
MESCİD-İ NEBİ içerisinde, Peygamberimizin kabr-i şerifi ile mescidin o zamanki minberi arasındaki yerdir. Peygamber Efendimizin: evimle minberim arası, cennet bahçelerinden bir bahçedir buyurarak met ettiği Ravza-i Mütahhara’nın uzunluğu 22 metre, genişliği ise 15 metredir. İçerisinde Peygamber Efendimizin namaz kıldığı mihrabın da bulunduğu bu beyaz sütunlu kısım, Mescidin diğer bölümlerinden ayrılmıştır. Öteki kısımların sütunları renkleri ayrı olduğu için rahatça bilinebilmektedir.
Cennet-ül baki
Medine-i Münevvere’nin mezarlığıdır. Bu mübarek kabristanda Peygamber Efendimizin amcası Hz. Abbas, torunu Hz. Hasan, damadı ve üçüncü halife Hz. Osman-ı Zinnureyn, halası Hz. Safiye, çocuğu Hz. İbrahim, kızı Rukiye, Fatıma ve mübarek hanımları başta olmak üzere sahabe ve tabi undan birçok zevat metfundur. Bu kabristandaki türbeler ve mezar taşları, Medine-i Münevvere, Osmanlı idaresinden çıktıktan sonra yıktırılmıştır. Şimdi etrafı duvarlarla çevrili olan bu kabristan bir tarla görünümündedir.
Kuba Mescidi
Peygamberimiz Hz. Muhammed, Mekke’den Medine’ye hicretleri esnasında, Medine’ye 5 km. mesafede bulunan Kuba’da 14 gün kalmıştı. Bu süre içinde Peygamberimiz orada bir Mescid inşa etti ve burada namaz kıldı. Kur’an-ı Kerim’de takva üzere yapıldığı bildirilen ve İslâm âleminde cemaatle namaz kılınmak için yapılan ilk Mescid budur. Kuba Mescidini ziyaret etmek ve burada iki veya dört rekât namaz kılmak müntahaptır. Bu mescidin ziyareti ile ilgili olarak Hz. Peygamber şöyle buyurmaktadır: “Kim evinde güzelce temizlenip abdest aldıktan sonra, başka maksatla değil de sadece namaz kılmak için Kuba Mescidine giderse umre sevabı alır.” Hz. Peygamber sağlığında, Cumartesi günleri Kuba Mescidini ziyaret eder ve burada namaz kılardı.
Mescid-i kıbleteyn
İslam’ın ilk yıllarında namazlar, Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’ya doğru kılınıyordu. Peygamber Efendimiz Kıblenin Kâbe olmasını, yani namazların Kâbe’ye dönülerek kılınmasını çok arzu ediyor ve bu konuda Allah’tan gelecek emri bekliyordu. Hicretten 18 ay kadar sonra Şaban ayının 15. günü (Berat Kandilinde) Hz. Peygamber, Seleme oğulları mahallesinde öğle veya ikindi namazının farzını kıldırdığı esnada, ikinci rekâtın sonunda aşağıdaki ayet-i kerime indi: “… Seni elbette, hoşlanacağın kıbleye döndüreceğiz. O halde hemen Mescid-i Harama (Kâbe’ye) doğru dön. (Ey müminler) siz de nerede olursanız olun, (namazda) oraya doğru dönün.
Medine’den herkese selamlar…