Köşe Yazıları

Yavşak

 

Anavatan ve Doğru Yol Partileri gibi iki sağ  görüşlü partinin, kıyasıya çekiştikleri yıllardı… Halk, ikisinden de bıkmış, bir (sağlam) alternatif lider ve parti arıyordu…

***

9 Eylül 1992’de, 12 Eylül diktatörlerinin kapattığı CHP yeniden açılarak, o zaman kitlelerde heyecan yaratan lideri Deniz Baykal ile çıkış arıyor ve hızla halkta da karşılığını buluyordu…

***

O kadar ki, tıpkı 2002’de kurulan AKEPE’nin; anayasa kitapçığını fırlatarak, ülke yönetiminde ve ekonomisinde 9 şiddetinde yaratılan deprem sonrası alternatif olması gibi Deniz Baykal ve CHP’de hızlı bir yükselişteydi…

***

Baykallı CHP’nin bu yükselişi birden bire, DYP Bursa Milletvekili Demirel’in sağ kolu Cavit Çağlar’ın Anap Genel Başkanı için; “Mesut Yavşaktır. Beni konuşturmasın onu sokağa çıkamaz hale getiririm” diye demeç vermesi ve o zaman ki en çok satan Hürriyet Gazetesi, olayı büyük puntoyla “Yavşak” diye vererek kamuoyunun dikkatini bu argo kelimeye doğru yönelmesi ile gündem CHP’den “Yavşak” kelimesine dönüyordu…

***

Nitekim birkaç hafta, gazeteler CHP ve Baykal’ı bırakır bu “Argo” kelimeyle yatıp kalkarlar…

***

Ve bir sene sonra, Cavit Çağlar’a o kelimeyi o gün niye sarf ederek hem kamuoyunu meşgul ettiniz, hem de 200 bin lira tazminata mahkum oldunuz, diye sorulduğunda “Kamuoyu ve basın CHP ve Baykal’ı konuşuyordu… Bu ilgiyi azaltmak ve Baykal çıkışını önlemek için, suni olarak yarattığım gündemdi”, diye cevaplandırıyordu…

***

Halkın, yüzde 55-60’lar gibi yüksek oranda destek sağladığı bugün ki AKEPE’de, yüzde 15-20 azalışla yüzde otuz ve altına doğru halk desteğini “bilhassa getirdikleri Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi gibi ucube sistemin Tek Adam hegemonyasına dönüşmesi sebebiyle” kaybediyor olmasıyla panik başlamıştı…

***

Avrupa’da, en yüksek enflasyon oranıyla birinci olurken devlet kurumlarında kurumsallaşmadan uzaklaşarak, her kurumun “Tek Adam” a bağlanması ve devletin tamamen parti devleti haline dönüşmesiyle 20 yılın sonunda gemi karaya oturmuştu…

***

Bu sebeple, 3 yıl önce söylenen şarkının sözleri ve Türk toplumunun ortak değeri Sezen Aksu gibi bir sanatçı hem de Allah’ın Evi diyerek Müslümanların fitne-fesat ve kem sözlerin konuşulmayacağı kutsal mekanı Cami’den hem de bu ülke toplumunun birlik ve beraberliğinin simgesi olarak kabul edilen Cumhurbaşkanlığı makamınca söylenmesi, tıpkı Cavit Çağlar’ın zor duruma düşen partisinin düşüşünü önlemek için, rakip parti liderine yavşak demesi gibi AKEPE Genel Başkanının da, artan hayat pahalılığı, elektrik doğalgaz ve akaryakıt fiyatlarının uçmasının toplumda yarattığı AKEPE’den kaçış paniklemesini, durdurmak içindi bütün çaba…

***

Şimdi kamuoyunu elektrik ve doğalgaz zamlarıyla evlere düşen ateş ile sanayinin çarklarının durması felaketi gibi önemli iktidar acizlikleri, Sezen Aksu’nun “dilinin koparılması,” gazeteci Sedef Kabaş’ın Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla gece saat 02.00’de, ters kelepçe takılıp tutuklanarak paldır küldür cezaevine atılması, hep bu kötü gidişin, kendi seçmen tabanındaki dağılmayı önlemek için, yapılan bahaneler olduğu, 1993 yılındaki gündem değiştiren yavşak yakıştırmasıyla nasıl da, paralel bir durum olduğu ayan beyan meydana çıkıyor…

***

Hatta “15 Temmuz Şehitleri ve Gaziler Platformu” diye üretilen sözde STK ile “dil kesmeler” “beyinlerine, kafalarına sıkacağız, inlerinde hepsini ezeceğiz” kabadayılıkları ile ortam daha da katmerleşiyor…

***

Devletin bazı odaklarından güç aldıkları, verdikleri suç unsuru beyanlara rağmen ellerini kollarını sallayarak dolaşan, “Milli Beka Hareketi”, “SADAT” gibi, sivil silahlı güçlerin varlığı, hep topluma pompalanan korkuyu AKEPE iktidarının son kozları olarak görüyor artık bu toplum…

***

“Jandarma Genel Komutanlığı’nda, istihbarat dairesinde, “HU” çeken yüksek rütbeli askerlerin varlığı”, iddiası adım adım, din devletine, ülkücü geçinen artık gerçek ülkücülerin desteğini çektiği Devlet Bahçeli desteğiyle varılmak isteniyorsa da, çevremdeki, fındıkçı, besici, küçük esnaf, emekli, iş adamı o kadar büyük iştahla “seçim sandığı”nı bekliyor ve

AKEPE ile küçük ortayı MHP’yi sandığa gömmek için…

***

Zira, Sezen Aksu susmuyor! “Sen beni sezemezsin, dilimi ezemezsin, kimin hancı kimin yolcu olacağı” diklenişiyle, artık Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ucubesinin, bütün çirkinliklerinin gün yüzüne çıktığını haykırıyor…