MHK, TFF ve pimi çekilmiş bomba
14 Şubat 2022 Murat Sancak (Adana Demirspor Kulüp Başkanı)
“Hakem camiasını bu fetöcü hakemlerden temizleyin” demesinin üzerinden sadece 25 gün geçti. Ayrıca Fenerbahçe Galatasaray ve Beşiktaş’ın oynadıkları ve görevlerinden el çektirilen hakemlerle oynayıp kaybettikleri puanları göz önünde bulundurup, Trabzonsporu’nda aynı hakemlerle haberlerine kaç puan yazdırdıklarını, yanı sıra başkanlarının ve yöneticilerinin alenen “isim vererek biz bu hakemleri maçlarımızda görmek istemiyoruz” diye yaptıkları açıklamaları da düşünürsek, MHK’nın TFF’nin verdiği bu karar üzerinde daha sağlıklı düşünebiliriz.
Ve sonunda pandoranın kutusu açıldı. Peki kim karar verdi, nasıl verdi kimin ya da kimlerin insafsızca baskısı oldu şimdilik bilinmez ama her kim yada kimler bu “devrim“i yaptılarsa MHK’da görev yapan çiçeği burnundaki yöneticilerin avucuna pimi çekilmiş atom bombasını bıraktılar.
TFF, Süper Lig ve 1. Lig hakem ve gözlemci klasmanlarının yeniden belirlendiğini açıkladı.
Performans değerlendirme sonuçlarına göre Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus ve Abdulkadir Bitigen gibi isimler MHK’nin belirlediği, sezonun geri kalan bölümünde Süper Lig ve 1. Lig’de görev yapacak hakemler listesinde yer almadı.
TFF’nin internet sitesinden yapılan açıklamaya göre Süper Lig’de düdük çalan; Cüneyt Çakır, Ali Palabıyık, Abdulkadir Bitigen, Fırat Aydınus, Bahattin Şimşek, Burak Şeker, Suat Arslanboğa, Hüseyin Göçek, Mert Güzenge, Tugay Kaan Numanoğlu, Alper Ulusoy, Halis Özkahya listeden çıkarılırken Özgür Yankaya sadece VAR hakemi olarak görev alacak.
Dereyi geçerken bu nasıl “at” değiştirmedir izahı mümkün değil.
Tabi başta Cüneyt Çakır olmak üzere diğer, değim yerin de ise üzeri kalın bir çizgi çizilen hakemler elbette boş durmayacak ve alternatif yolları arayacaklardır. Hatta Sayın Çakır başlamış bile. İddia şu; Türkiye’nin eski FIFA kokartlı hakemlerinden Deniz Ateş Bitnel ve Cüneyt Çakır’ın, Suudi Arabistan ile anlaştığı kulaktan kulağa yayılmış durum da.
Deniz Ateş Bitnel geçtiğimiz günlerde, “Cüneyt Çakır’ın Türkiye’de hakemlik yapmasına belki de müsaade edilmeyecek. Ama Dünya Kupası bekleniyor. Cüneyt Çakır’ın da karşı bir hamlesi var. Cüneyt Çakır Suudi Arabistan Futbol Federasyonu ile görüşmelerini devam ettiriyor. Anlaşma sağlandı” şeklinde konuşmuştu.
Şimdi bende soruyorum? Geçmişte klasman hakemlik görevi yapmış biri olarak. Şunu da hemen belirteyim. Merkez Hakem Kurulu’nun yapısına dair eleştirilerimizi, isimler değişse de aynı kalan zihniyete dair güvensizliğimizi, köşe yazılarım da defaatle dile getirmiştim.
Bu kurum hakkındaki yapısal ve zihniyet sorunu var derken ne kadar haklı olduğumuzu zaman gösterdi.
Şimdi sesimi biraz daha yükselterek soruyorum.
Türk futbolu kimlerin tekelinde ve perde arkasında neler yaşanmaktadır. Bu karar da endüstriyel sermayenin rolü nedir? Sezonun geri kalan maçların da görev verilmeyecek olan bu hakem arkadaşlarımızın, hakem, yardımcı hakem ve var hakemi olarak yönettikleri iki yüze yakın maç hakkında muhataplarının ne düşünmesi gerekiyor? Geçmişte yaşanılan futbol da kumpas olayları göz önüne alındığın da? Görev verilmeyecek ve görev alacakları belirtirken isimler hangi kriterlere göre belirlenmiştir. Kamuoyu ile neden paylaşmadılar, paylaşmayı düşünüyorlar mı?
Daha da ilginç bir soru? Geçtiğimiz sezon yaş kriterine takılan Fırat Aydunus, yüksek performansından dolayı bir yıl görev süresi uzatılmasına rağmen, bu gün hangi sebepten dolayı liste dışı kaldı.
Bugün yaşananlar, Türk futbolunda yaşananlara dair duyduğumuz kaygıların hiç de yersiz olmadığını hatta bu kaygılarımızın az bile kaldığını net bir şekilde göstermiştir.
Türk futbolu böyle bir yönetim şeklini kesinlikle hak etmemektedir.
İlk açıklama Kulüpler Birliği’nden geldi. Yapılan açıklamada, “Türkiye Futbol Federasyonu tarafından 8 Mart 2022 Salı günü kamuoyu ile paylaşılan “Süper Lig ve 1. Lig Hakem ve Gözlemci Klasmanları” başlıklı hakem kadrolarına dair alınmış olan kararlarda bazı yayın organlarında iddia edildiğinin aksine Kulüpler Birliği Vakfı’nın hiçbir şekilde bilgisi ve dahilinin olmadığını kamuoyunun bilgisine arz ederiz.” ifadeleri kullanıldı.
Peki, Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonu olarak değerlendirilen bu karar nasıl alındı ve bu kararın ne gibi etkileri olacak? Bilgi dağarcığımız da bakın neler var. Açık ve net belirtiyorum. Kulüpler bu liste dışı bırakılan hakemleri net bir şekilde isim isim vererek belirtmişlerdir defalarca. Daha önceki MHK Başkanı Serdar Tatlı’nın istifa etmesinin en büyük nedenlerinden biri budur.
Kulüplerin bu baskıları sonucun da MHK hakem belirleme klasman kriterlerini değiştirdiler. Nasıl mesela diyecek oldunuz değil mi? Eskiden sezon için de performans değerlendirmesi yoktu. Şimdi var.
İşte bu performans değerlendirmesi listesi TFF’nin önüne kondu. TFF dünden razı ve hazırmış gibi ve oy birliği ile kabul etti.
Asıl vahim olan soru ise şu. Bu liste dışı kalan hakemlerin yasal ya da yasa dışı telefonlarının dinlenmiş olma ihtimalleri olabilir mi?
Ben buna hayır dediğimi belirtiyorum ve bunun sadece teknik bir değerlendirme olduğunu düşünüyorum. Ama aklımıza gelmiyor da değil. Hem sahada hem de VAR’da görev yapan bu liste dışı kalan hakem arkadaşlarımızın yönettiği müsabakalar da “bir şaibe” var mıdır ki liste dışı bırakıldılar?
Bu sorumuzu “öküzün altın da buzağı aramak” diye düşünenleriniz olabilir ama ben yine de sormuş olayım “VAR” mı?
Bunu sormakta haklıyım çünkü; bu performans değerlendirmesi sezon sonu yapılmamıştır.
Bu görev verilmeyecek hakemlerin kalan 10 haftada maç yönetmesinde ne gibi sakınca vardı? Öyle ya, sezon sonunda bu karar alınsa, etkisi bu kadar büyük olmayacaktı. Ve tabi arkasından gelen düşündürücü durumda şu; MHK bu operasyonlara kalan hakemlere de gözdağı mı vermek istedi?
Bu arkadaşlarımıza, biri dışın da Var Hakemliğinde de görev verilmemesi, bu 13 isme hakemlikten tamamen görevden el çektirme anlamına gelmiyor mu?
MHK’nın, Cüneyt Çakır için aldığı “Süper Lig’de maç yönetemezsin” kararı Çakır’ın 2022’de Katar’da düzenlenecek Dünya Kupası’nda, görev almasını da zora soktu. Bu durum da Çakır, Katar’a Dünya kupası için gidecek mi? Bu konuda karar FIFA’nın elbette ama kendi liginde görev verilmeyen bir hakeme, Dünya Kupası’nda görev verilip verilmeyeceği de çok tartışılmaya başlandı bile.
MHK şimdi “hakem camiasını bu fetöcü hakemlerden temizleyin” açıklamasının ardından, böyle bir tercih yapıp ve bu kararı alması bu hakem arkadaşlarımızın üzerine çok büyük bir şaibe yüklemiştir. Derhal eğer varsa ellerindeki bilgileri açıklamaları gerekmektedir. Yoksa çıkıp bu arkadaşlarımızın üzerinden bu şaibeyi kaldıracak açıklamayı yapmak zorundadırlar, bu iş şakaya gelmez… Aklımızdaki ilk “deli sorular” şimdilik bunlar. İleriki günler de olayı daha sağlıklı değerlendirme şansımız olacak elbette bekleyip göreceğiz ve tabi çok yakından takip edeceğiz.
Selam ve dua ile…
