Gündem

Kök çürüğü ihmale gelmez

Kök çürüğü ihmale gelmez

Kasım ayının ilk haftasında fındık bakımının ihmal edilmemesi gerektiğini söyleyen Karasu Ziraat Odası Ziraat Yüksek Mühendisi Serap Vildan Ersoy, kök çürüğünün gözle görülür belirtileri olacağını söyledi. Ersoy, kök çürüğünün ihmal edilmemesi gerektiğini de söyledi.

Gözle görülüyor

Kök çürüğünün gözle görülen belirtileri olduğunu söyleyen Yüksek Mühendis Ersoy, “Son yıllarda fındık verim ve kalitesini olumsuz etkileyen kök çürüklüğü hastalığı fındık dallarında bazı belirtiler vermektedir. Dallarda zayıf sürgün gelişimi,  yapraklarda küçük kalma, erken sararma, şekil bozukluğu ve dallarda geriye doğru ölümler görülür. Köklerde ve kökboğazında kabuk ve odun arasında beyaz fungal tabaka görülebilir. Sonbaharda enfekteli ağaçların tabanında bal renkli mantarlar oluşabilir. Hastalık toprakta odun artıklarında 100 yıl kadar canlı kalabilir. İlk bulaşma ağaç köklerinin daha önceden bulaşık olan köklerle teması ile olur. Kök çürüklükleri çoğu toprak tipinde görülür fakat iyi drene olan kumlu topraklarda en yaygındır. Özellikle kuraklık stresi altındaki ağaçlar hastalığa daha hassastırlar” dedi.

Bahçeniz su tutuyorsa

Kök çürüğünün özellikle su tutan alanlarda yaşandığını söyleyen Ersoy, “Kök çürüklüğü hastalığı kültürel mücadelesinde; ağır ve su tutan topraklarda bahçe kurulmamalı, Topraklarda su birikmesi önlenmeli, bahçeler sel sularından korunmalıdır. Yetiştirme tekniklerine özen gösterilmeli ve köklerde yara açılmamalıdır. Kökleri tamamen çürüyen ağaçlar hiç kök parçası kalmayacak şekilde sökülmeli ve yakılmalıdır. Sökülen ocaklara sönememiş kireç uygulanmalıdır. Kısmen çürümüş kökler ise sağlam kısma kadar kesilmeli, bulaşık artıklar yakılmalıdır. Kök çürüklüğünün sağlam ağaçlara bulaşmasını engellemek için bahçede hastalığın bulaşık olduğu kısmın etrafına hendekler oluşturulmalıdır” ifadelerini kullandı.

Önlem alınmalı

Çürüğün bulaşıcılığının kısmi olması durumunda izlenmesi gereken yollar hakkında da bilgi veren Serap Vildan Ersoy, “Bulaşma bahçenin belli kesiminde ise, hastalığın diğer sağlıklı ağaçlara bulaşmaması için, hasta olan ocaklar 60 santimetre derinlikte ve 30 santimetre genişlikteki hendekler ile çevrilmelidir. Sonbaharın ilk yağmurlarından sonra oluşan mantar şapkalarını ve oluştukları yerdeki kök parçalarını derhal yok etmelidir. Fidanlar derine dikilmemeli, köklerinin yaralanmamasına dikkat edilmelidir” şeklinde konuştu

Kimyasal mücadele

“Kök çürüklüğü hastalığı ile kimyasal mücadele de ilaçlamalara hastalık görüldüğünde başlanır” diyen Ersoy, “Hastalık yeni başlamış ise; hasta kökler kesilip kazındıktan sonra bu yerlere yüzde 5’lik bordo bulamacı, yüzde 2’lik Göztaşı uygulanabilir. Kök tamamı ile hasta ise; kökler ince köklere kadar sökülüp kendi çukurunda yakılır, yerine sönmemiş kireç dökülür ve kapatılır. Hasta bahçedeki sağlam dalları korumak için; sonbahar veya ilkbahara girerken ağaçların taç izdüşümlerinin her bir metrekaresi %2’lik Göztaşı ile 10’ar litre su verilerek toprak sulanmalıdır. İlaçlamada ağaçların kök ve kök boğazlarının iyice ilaçlanmalarına özen gösterilmelidir” diye konuştu.