Köşe Yazıları

Erman Cinasoğlu, “Zaman aleyhte işliyor”

Zaman aleyhte işliyor

Ak Parti’de aday adayı müracaatlarının başladığı günden bu yana ilçede siyaset iyice hareketlenmeye başladı. Hele ki sürece fırtına gibi giren Ak Parti’de ve tabanında, geçtiğimiz hafta yapılan temayül yoklamasının ardından çok ciddi bir artış oldu. Bunda temayül yoklamasına dair ortaya atılan iddiaların da büyük etkisi var elbet. Fırtına gibi diyorum çünkü toplamda on bir resmi müracaatı yakalayınca Kocaali, Sakarya’da en fazla müracaat olan ilçeler arasında üst sırada yer aldı. Tabi rakip çok olunca aday adaylarının işi de bir o kadar arttı.

Öte yandan muhalefet cephesinde, her ne kadar kurum içi çalışmalar hızlansa da sessizlik devam ediyor. Bu konuda yerel teşkilatların yaşanan gecikmeden dolayı pek sorumlulukları yok. Ana muhalefet partisi CHP’deki kongre süreci öteleyici bir etken oldu. Sonra genel başkan Özgür Özel’in yerel seçim çalışmalarına dair nasıl bir yol izleyeceği merak konusuydu. Yol haritası belirlendi ama ittifak meselesinde nasıl adımlar atılacağı bekleniyordu. Bu da geçtiğimiz günlerde yapılan görüşmenin ardından büyük oranda netleşmiş oldu. İyi Parti Genel İdare Kurulu’nun ittifaka kapıyı kapatmış olması aslında yereldeki süreci resmen başlatmış oldu. Zira birçok yerde olduğu gibi Kocaali’de de muhalefet tabanının ittifak beklentisi vardı. Ki, bunda en büyük iki partinin tutumu önemliydi. Daha önce de yazmıştık. Muhalefet kanadının belediye başkan adaylığı konusunda görüştüğü bazı isimlerin ilk şartı tıpkı önceki seçimlerde olduğu gibi bu seçimde de ittifak olmasıydı. Hatta önceki seçimlerde Saadet Partisi kendi adayıyla çıkmıştı. Bu sefer beklenti, Saadet’in de dahil olacağı bir birliktelikti. Velhasıl bu konu İyi Parti’nin seçime kendi başına girme kararıyla kapanmış oldu. Ve bu durum muhalefet seçmenini bölmüş oldu.

Peki, şimdi ne olacak? Kocaali’de durumun özeti şu. 2019 seçimlerinde kendi adayıyla çıkan Saadet, genel seçimlerdeki ittifakı sürdürürse CHP ve Saadet’in lokomotif olduğu, Deva’nın sahada desteklediği bir ittifak görmemiz olası. Saadet bir ihtimal bu tutumu sergileyecek gibi görünse de Deva kendi adayıyla çıkabilir. Hatta buna dair bazı duyumlar da var. Ancak içerideki durum her ne olursa olsun sahaya yansımadığı müddetçe zaman aleyhlerine işliyor.

Şu an muhalefetin saha yükü geçtiğimiz ay adaylığı netleşen Kemal Din’in üzerinde. Elbette Yeniden Refah’ın adayı Recep Erdoğan da var ama partinin 2023 genel seçimlerinde ittifak ortağı olması, her ne kadar Refah kökenli olsa da Recep Erdoğan’ın uzun süreli Ak Parti kimliğinden sonra Yeniden Refah adayı olarak çıkması, onun durduğu yerin çerçevesini tabiri caiz ise ılımlı muhalif olarak çiziyor. Yani Erdoğan sokakta bir CHP’li muhalif gibi veya bir İyi Partili muhalif gibi karşılanmıyor, algılanmıyor. Dolayısıyla şu an sahadaki en muhalif Kemal Din. Yavaş yavaş sahayı yoklamaya başlayan Din, adeta koca bir orduyla tek başına savaşıyor. Karşısında sadece az önce çerçevesini çizdiğimiz Recep Erdoğan da yok. Erdoğan’dan hariç 11 tane de Ak Partili aday adayı var. Bu arada onları da tebrik etmek lazım. Zira gerçekten sanki adaylıkları netleşmiş gibi harıl harıl çalışıyorlar. Her gün en az birkaç tanesi sokakta. Bir sokağa giriyorsun bir aday adayı yanında birkaç kişi ile heyet yapmış, kapı kapı gezip broşür dağıtıyor. Sokaktan çıkıp yan caddeye geçiyorsun bir diğeri de orada çalışıyor. Çay içip dinleneyim diye oturuyorsun bir yere, eline telefonu alıp sosyal medyayı kurcalıyorsun. Bir bakıyorsun Ak Partili aday adayları o an yaptıkları mahalle çalışmalarından paylaşım yapmışlar. Velhasıl Kemal Din böyle bir havada çalışıyor.

Az önce de dedik ya zaman muhalefetin aleyhine işliyor diye net sebebi bu. Recep Erdoğan’ın duruşu ve sahadaki aday adayları. Bu arada aday adayları Kocaali’de sadece kendilerine çalışmıyor. ‘Ben aday olamazsam, aday olan arkadaşımıza destek olun’ mantığıyla hareket ediyor, karşılarındakinin kimliği ne olursa olsun, kendileri bir yana dursun direk Ak Partiye çalışıyorlar. Ada adayı değil de partinin saha çalışması gibi. Kocaali’de gördüğüm önceki iki seçimde daha bireyseldi, şimdi tam anlamıyla kurumsal.

Kocaali’nin özeti şu an tam anlamıyla bu şekilde. Sahada çalışan 11 ismin biri muhalif, diğeri ılımlı muhalif, on biri iktidarın potansiyel adayları. Ve açık konuşalım, çok da mesafe kat ettiler. CHP başta olmak üzere muhalif tabanın geneli ise bir rüzgar beklentisi içinde. Zira CHP’nin hararetli kongre süreci, ittifakın dağılma süreci, İyi Parti’nin uzun süreli ittifak kararı beklentisi ve gelişen son olaylar moral bozukluğuna neden olsa da güçlü bir aday ve güçlü bir meclis kadrosuyla yola çıkılması tabanın moralini tekrardan yerine getirebilir. Keza onlar da bunu bekliyor. Seçime şu gün itibariyle sadece 115 gün kaldı ve giden her günün bir kayıp olduğunu çok iyi biliyorlar. Sağlıkla kalın…