Erman Cinasoğlu, “Nefesi tuttuk”
Nefesi tuttuk
Sayfalarımı hazırladığım gün ile dağıtıma çıkacağımız gün arasında biraz zaman farkı olduğu için bu hafta seçim süreci ile ilgili yazmayı pek düşünmüyorum. Zira hafta başı yapılması planlanan ancak hain terör saldırısı nedeniyle ertelenen aday tanıtım toplantısının bu hafta içi gerçekleşmesi planlanıyor. Yazımı yazdığım saatlerde toplantının Perşembe günü saat 14:00’te yapılacağı bilgisi paylaşıldı. Tabi biz de tüm yerel basın organları gibi gelişmeleri dikkatle takip ediyor ve ilçelerimiz için aday olarak açıklanacak isimlerin kimle olacağını merakla bekliyoruz. Elbette bazı kulis bilgileri var ama şu durumda onun üzerinden bir yorumda bulunmak doğru olmaz diye düşünüyorum. Muhtemelen Perşembe günü akşam saatlerinde düğüm çözülmüş olacak. Nefesimizi tuttuk herkes gibi biz de bekliyoruz. Bu konudaki en büyük temennim hem ilçemiz için hem de bölgemiz için en hayırlı olanın gerçekleşmesi ve hak edenin yarışa dahil olması yönünde. Sonrasında zaten her şeyi daha net ve şeffaf bir şekilde paylaşma imkanımız olacak.
Keza muhalefet cephesi de iktidar adayının kim olacağını bekliyor. İsmin netleşmesinden sonra muhtemelen onlar da birkaç gün içerisinde yol haritalarını ve adaylarını açıklayıp sahaya inmiş olurlar. Önümüzdeki haftadan itibaren de sürecin en hararetli kısmı başlamış olur. İsimler kim olursa olsun, ayrım yapmaksızın her birine ayrı ayrı başarı diliyor, gelecek sonucun da ilçemiz için hayırlı olmasını şimdiden temenni ediyorum. Barış ve kardeşlik içerisinde, projelerin ve icraatların konuşulduğu, yapılanların takdir edilip eksiklerin ve yapılacakların ön planda tutulduğu bir seçim süreci geçireceğimizi ümit ediyorum.
Milat olacak
Gelelim işin yatırım boyutuna. Son birkaç yıldır Kocaali’de en fazla konuşulan konulardan biri hiç şüphesiz sahil projesiydi. Birkaç yıl önce konuşulmaya başlanan proje pandemi süreci, seçim süreci ve ekonomik dalgalanma nedeniyle uzunca bir süre aksadı. Nihayetinde geçtiğimiz günlerde tamamlanarak ihale aşamasına kadar geldi. Bununla ilgili bazı detayları şimdiye kadar yaptığımız birçok haberde paylaştık. En son geçtiğimiz hafta gerçekleşen meclis toplantısında Başkan Ahmet Acar açıklama yaptı.
Elbette sahildeki yapılaşmanın estetik açıdan değeri, yürüyüş yolları, aydınlatması dinlenme ve sosyal alanları gibi merkez plajındaki kafeteryaların nasıl şekilleneceği bizim için çok önemli ama bahsi geçen projede çok daha önemli olan bir husus var. O da sahilin belirli bölgelerinde (ki başkan Ahmet Acar bunun iki tane olduğunu söylemişti) denizden bağımsız ama deniz suyuyla sirküle edilen havuzların bulunması. Bu çalışma, projeye sonradan ilave edilmiş olmasına rağmen bence projenin kendisi kadar değerli bir yatırım olacak. Zira sezonun sürekliliği konusunda atılabilecek çok önemli bir adım niteliğinde.
Takdir edersiniz ki biz her ne kadar tatil ve turizm ilçesi konumunda olsak da en büyük sıkıntımız mevsim şartları. Hepi topu 45 ila 60 gün arasında bir yaz sezonumuz oluyor. Bunun yarıya yakını yağışlı geçiyor. Yağış olmayan günlerde de rüzgar oluyor deniz dalgalı olduğu için girmek yasak oluyor. Sadece bu yıl, öyle sanıyorum ki yaklaşık yirmi gün kadar denize girmek yasaktı. Zaten Valilik bir açıklama yaptığı zaman en az iki üç gün sürüyor. Bazen bir haftaya yakın sürdüğüne bile şahit oluyoruz. Hal böyle olunca ilçeye gelen ziyaretçi sayısı da büyük ölçüde düşüyor. Bu arada her ne hikmetse hafta içi şartlar iyi olunca asıl önemli olan hafta sonları deniz bozuk oluyor yasak geliyor. Hafta sonunu dinlenerek geçirmek isteyenler de havuzlara, su parklarına ve suyu bulunan diğer alternatif alanlara yöneliyor.
Kocaali Sahil Projesi’nde yer alacak olan havuz çalışmaları sezonun aksamaması için önemli bir adım olacak. Zira yapılması halinde Kocaali plajı adeta halka açık su parkı haline gelecek. Deniz ve rüzgar şartlarından etkilenmeyen yaklaşık bin metrekarelik iki havuz, sahilin cazibesini önemli ölçüde artıracak. Çünkü bu denize girmek yasak olsa da hava açık olduğunda yüzlerce insanın aynı anda havuzdan yararlanabilmesi anlamına geliyor. Yani olay şu. Sakarya’nın veya yakın çevrenin neresinde olursa olsun, bir insan hafta sonunu denize girerek geçirmek istediğinde, denize girmek yasak olsa bile Kocaali’de suya girebileceğini bilecek. Bu da sezon boyunca binlerce insanın rotasını tereddütsüz olarak Kocaali’ye çevirecek. Daha fazla insan, daha fazla canlılık demek, daha fazla doluluk demek ve koşulsuz daha fazla kazanç demek.
Sakarya Büyükşehir Belediyesi, projenin son halini ve detaylarını henüz paylaşmadı ancak muhtemelen önümüzdeki birkaç hafta içinde ihaleye çıkmış olacak. Projenin net büyüklüğü ve teslim sürecine dair net bilgi olmadığı için sezona yetişip yetişmeyeceği konusunda bir şey söylemek doğru olmaz. Ancak şunu net şekilde söylemek mümkün. Bu proje Kocaali sahili için bir başlangıç, çok daha verimli ve kazançlı sezonlar için bir milat niteliğinde olacak. Sağlıkla kalın…