Suçumuz ne?
Yaklaşık 13 ay oldu. Yine aynı şeyleri konuşuyoruz! “Maske, Mesafe, Hijyen!” Pandemiden bahsediyorum tabi ki… Kimin aklına gelirdi bu kadar uzun süreceğini!
Hatırlatma yapayım:
Kovid-19 pandemisi önlemleri kapsamında ilk kısıtlamalar 21 Mart 2020 itibarıyla 65 yaş üzeri vatandaşların sokağa çıkmasının yasaklanması ile başlamıştı. Daha sonra, 3 Nisan itibarıyla yasak 20 yaş altına da uygulanacak biçimde genişletilmiş, 10 Nisan’da ise 30 büyükşehir ve Zonguldak için 48 saat sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti.
Hafta sonu yasakları bir süre devam etmiş, Ramazan Bayramı ve arifesinin olduğu 23 ila 26 Mayıs arasında ise tüm yurtta sokağa çıkma yasağı ilan edilmişti.
Toplumsal bir endişe içinde başlayan önlemler bir süre yerini geçim derdine düşürünce insanlar hastalığı değil açlığı düşünmek zorunda kalmıştı. Zaten devletin hazinesi de bu kaosu sonlandıracak ekonomik yetiye sahip değildi ve bu nedenle yazın kısıtlamalar kontrollü şekilde de olsa kaldırılmıştı.
Yaz sezonu bitiminden sonraki gelişmeler hiç iyi gitmiyordu. Vaka sayıları, vefatlar giderek artmaya başladı. 20 Kasım 2020 itibariyle kısıtlamalar yeniden yürürlüğe sokuldu.
***
Tarih 17 Kasım’ı gösterdiğinde dünyaya umut veren haber Alman- Amerika ortaklığı ile üretilen Pfizer/BioNtech aşı denemeleri ile gelmişti. Peşinden Oxford, Moderna, Sputnik V, Sinovac gibi aşılar geldi. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nün onayladığı aşılar Faz aşamaları tamamlandıkça ülke toplumları aşılanmaya başlandı.
Türkiye’de Acil Kullanım Onayı verilmesinin ardından ilk koronavirüs (CoronaVac) aşısı, 13 Ocak tarihinde Ankara Şehir Hastanesi’nde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya yapıldı.
Daha sonrasında Cumhurbaşkanı ile devam eden aşılanma programı bu güne kadar belirlenen planlama doğrultusunda yapılmaya devam ediyor.
Ancak geçtiğimiz sürede kovid-19’un mutasyona uğramış birçok varyantına şahit olduk. Bir yandan Çin’den ve Almanya’dan temin edilen aşılar hızla yapılırken vakalarda görülen artışlar daha çok tedirginlik yarattı.
13 aylık süre içinde 29 Mart itibariyle toplam vaka sayısı 3 milyon 240 bin 577, vefat edenler 31 bin 230 oldu.
Bunca insanın vefat etmesinin arkasında gerekçeler aradığında çok şeyler ortaya koyulabilir ama bunun bugün bize ne faydası olacak?
Pazartesi günü yapılan “Kabine Toplantısı” sonrasında kameraların karşısına geçen Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, güncellenen risk haritasını paylaşarak, yeni tedbirleri açıkladı.
* Türkiye’nin tamamında sokağa çıkma sınırlaması akşam 21.00 ve sabah 05.00 olarak haftanın her günü devam edecek.
* Lokanta ve kafe gibi işletmeler renk ayrımı olmaksızın tüm Türkiye’de yüzde 50 kapasite ve belirlenen kurallara uygun şekilde çalışabilecek.
* Kırmızı kategorideki illerde sadece pazar günü uygulanan sokağa çıkma sınırlaması artık cumartesi ve pazar günü olarak sürecek.
* Ramazan ayı boyunca ülke genelinde toplu iftar ve sahur gibi etkinlikler gerçekleştirilmeyecek. Ramazan boyunca ülke genelinde hafta sonları sokağa çıkma sınırlaması uygulanacak.
* Sadece Ramazan boyunca Türkiye genelinde lokanta ve kafe gibi işletmelerin hizmetleri paket servisle sınırlandırılacak.
Bunca önlemlerden sonra yeniden başa dönmek korkutuyor toplumu… Buna dayanmak mümkün değil zaten!
Bu duruma gelinmesinde kurallara uymayan, önlemleri almayan birilerinin yanlışı olabilir… İyi de kurallara uyan bizim suçumuz ne?