
Saadet Partisi Karasu İlçe Başkanı Oğuzhan Coşkun, asgari ücret hakkında açıklamada bulundu. Coşkun, “Döviz kurundaki artış, son dönemde savaş ve darbe dönemleri ile dünya ekonomik buhranında dahi yaşanmayan bir refah kaybı gerçekleşti” dedi.
BUNA ZAM DENMEZ
Asgari ücret hakkında basına açıklama yapan Saadet Partisi Karasu İlçe Başkanı Oğuzhan Coşkun, “Döviz kurundaki artış, son dönemde savaş ve darbe dönemleri ile dünya ekonomik buhranında dahi yaşanmayan bir refah kaybı gerçekleşti” dedi. Coşkun, “Bir asgari ücretlinin maaşı bugün 206 dolar seviyesine gerilemiştir. Şimdi yüzde 30, 35 zam yapacaklarını söylüyorlar ve bununla övünüyorlar. Hayat pahalılığı böyle artmaya devam ettikçe, enflasyon sürekli artıp alım gücü sürekli düştüğü müddetçe yüzde 40 yüzde 60 zam yapsanız ne olur? Bugün yüzde 100 zam yapsanız bile karşılığı ancak geçen seneye denk gelir. Bunun adına da zam denmez” ifadelerini kullandı.
RANT BÜTÇESİ
“Akıl dışı ekonomi politikalarının, ülkeyi ucuz bir pazar haline getirdiğini” belirten Coşkun, “Paramız pul, ülkemiz pazar oldu” ifadesini kullandı. Coşkun, “2022 bütçesi halk bütçesi değil, rant bütçesi oldu. Üretim bütçesi değil, tüketim bütçesi olarak ortaya çıkıyor. Bu bütçede milletin derdine derman olacak hiçbir şey yok. Bu bütçede emekli, asgari ücretli, memur, işçi, emekçi yoktur. Kıt kanaat ayakta durmaya çalışan esnaf, çiftçi, üretici yoktur” ifadelerini kullandı. “Erbakan hocamız bu konuda destan yazdı. 6 ayda 130 asgari ücrete zam yaptı” diyen Coşkun, “Bugün asgari ücretin yüzde bir üstünde mi altında mı verileceği tartışması yapılıyor. Hep açlık sınırı konuşuluyor. İnsan utanır” şeklinde konuştu.
TEMSİL EDEMİYORLAR
“Sendikalara da hayret ediyorum” diyen Saadet Partisi Karasu İlçe Başkanı Oğuzhan Coşkun, “Sendikalar temsil ettikleri memur ve işçileri tam olarak temsil edemiyorlar. Bugün yapılan tartışmalara bakın. Açlık sınırında bir ücret pazarlığı yapılabilir mi? Yapılmaması icap eder” dedi. Başkan Coşkun, “Hükümette, işverende ‘ben ne yapayım’ diyor, öbür taraftan sendikalar da alamayacağı ücretin üzerine gitsem ne fayda diyor. 6 ay önce bugünler için ‘uçacağız, herkes bizi kıskanacak’ diyenler şimdi 6 ay sonrası için yeni hayaller satıyor. İki kere iki kaç eder sorusuna alırken mi satarken mi cevabını veren bir anlayışla bu ülke yönetilemez” ifadelerini kullandı.
BÜTÜN İNSANLIĞIN SAADETİ
“Türkiye, dünya politikasında bir takım etkiler göstermek istiyorsa güçlü bir ülke haline gelmek mecburiyetindeyiz” diyen Coşkun, “Bütün insanlığın saadeti için çalışan yapıyı anlayacağız. Bunun için kendi ülkemizi yaşanabilir bir ülke haline getirmekle mükellefiz” ifadelerini kullandı. Coşkun, “Her sahada biz adım atacak noktaya gelmeliyiz. Türkiye’de bunu sanayileşmeden, tarımımızı, kendimize yetecek hale getirmeden olmaz. Güçlü ülke olabilmek için bütün ihtiyacımızı kendimiz karşılamalıyız. İnsanlarımız geçimlerini sağlayacak bir işe sahip olur. Kimse aç ve açıkta kalmaz. Mantığa, matematiğe ve vicdana ters düşen bu yanlış ekonomik anlayışı birlikte dönüştürecek ve sağlıklı bir zemine taşıyacağız” şeklinde konuşmasına son verdi. Bahar Kaya