Köşe Yazıları

Konu kapanmıştır dağılabilirsiniz

Önceki hafta malum hepimiz için oldukça sıkıntılı geçti. Özellikle de fındıkçı için tabiri caiz ise kabusun başlangıcı niteliğindeydi. Zirai don afeti milyonlarca çiftçinin kolunu kanadını kırdı. Biz ilk günlerde konuya fındık özelinde baktık. Sonra ulusal basından diğer illerdeki durumu takip etmeye başladık.
Bu arada bizim gibi birçok yerel basın kuruluşu insanların moral motivasyonunu düşürmemek için bu don meselesini biraz hafiften alma yolunu tercih ettik. ‘Öldük, bittik, mahvolduk’ demektense ‘Bekleyelim görelim’ yolunu tercih ettik. Keza irtibata geçtiğimiz kurumlar da aynı şeyi söylemişti. Buradaki temel amaç üreticiyi galeyana getirmemek aynı zamanda piyasayı da manipüle etmemekti.
Ama bu hafta durum değişti. Kendi şahsım adına konuşuyorum. Valla ‘Bekleyip görelim’ dediğim için kendi kendime pişman oldum. Durum gerçekten de içler acısı. Bizzat gözümle gördüm. Bu günlerde herkes bahçede dal eğip fındık sayıyor. Öyle acı manzaralar var ki akıl hayal alır gibi değil. Bir tomurcuk dahi sağlam kalmayacak şekilde bütünüyle yanan dallar var. Sağlam kalanlar da ağır hasarlı.
Tabi haberde de söyledik ekipler şu an sahada hasar tespit ful mesai devam ediyor. İlgili amirlerin açıklaması ise sürekli bir kaç hafta sonrasını işaret ediyor. Ama bu yanlış anlaşılmasın. Hani böyle ‘İlerde belli olacak içiniz ferah olsun’ anlamında değil emin olun. Don hasarı alıp yanan ancak gelişmediği için yandığı belli olmayan ürün var. İlerleyen dönem dedikleri şey aslında o yanık ürünün de tespit edilebilir hale gelmesi. Yani bu gün gözünüzle gördüğünüz yüzde x ise, ilerleyen dönede göreceğiniz yüzde x’ten daha fazlası.
Bu arada bizim için fındıktan daha önemli olan fındığın fiyatı. Geçen hafta Pazar günü geç saatlerde yazımı yazdığımda hafta sonu olmasına rağmen bir anda fiyatın sıçradığını ve bunun belki de kontrol edilemez şekilde süreceğini söylemiştim. Aynen de öyle oldu. Karadeniz’den 200’lü rakamlar gelmeye başladı. Bunu da manipüle aracı olarak kullanmaya çalışanlar var. Yine sokakta sosyal medyada falan 250’yi geçer 300’e gider diyenler falan da var. Ben size bir şey söyleyeyim mi? Fındık dalda görünene kadar 350’ye dayanırsa şaşırmayın.
Bu arada don afetinden bir iki gün sonra bazı sanayiciler sözüm ona tespit yapmışlardı da “Öyle korkulduğu gibi hasar yok” demişlerdi. Kaldı ki bunlar piyasayı elinde tutan ve fiyat belirleyen kesimlerdi. Ama onlar daha konuşmaya devam ederken yine kendi ellerinde fiyat aldı başını gitti. Şimdi demezler mi adama ‘Madem hasar yok fiyatı neden buraya çektiniz?’ diye. Bence derler ve bundan sonra da çok şey söylenecek.
Bu vakitten sonra da hani böyle ‘Üreticiyi korkutmayalım, piyasayı ürkütmeyelim’ diye sabretmenin de bir mantığı kalmadı.  Fındık tümden yanmıştır arkadaşlar. Dağılabilirsiniz. Sağlıkla kalın…