Kapalıyız

Her insan yaşadığı sürece kendine ait örf, adet, huy ve alışkanlıkları vardır elbet. Bizler bu durumu iyi – kötü olarak ikiye ayırabiliriz. Ayırıyoruz da aslında. İyi günler iyi haftalar… Bazen bir insan hakkında bir değerlendirme yaparken kendini hiç bir şekilde teraziye koymadan, kendinle iç muhasebe etmeden başlıyor karşı tarafı eleştirmeye. Kardeşim genel olarak çoğumuzda mevcut bu öz eleştiri. Maalesef en büyük sıkıntımızdan biri de bu. Konuyu bağlamak için bir örnekleme ile gitmek istiyorum. Bir gün Edirne gezimizde tarihi alanlar ile ilgili bilgi veren alan rehberi arkadaş, küçük bir mağara benzeri bir yere getirdi bizi. Çok da önemli bir yer olarak düşünmedim. Basit bir oyuk gibi yer sonuçta… Sordum “nedir burası?” Arkadaş anlatmaya başladı, “Burası Osmanlı dönemi içerisinde, özellikle yüksek mertebede olan kişilerin belli dönemde inzivaya çekildiği ve dış dünya ile bütün ilgisini keserek kendi iç muhasebesini yaptığı, huzura kavuşmak için bu yöntemi sıkça tekrarladığı yerdir” dedi. Gerçekten modern dünyada buna çokça ihtiyacımızın olduğunu düşünüyorum. İnsanlardan uzaklaşmayı bırak teknolojiden uzaklaşamıyoruz ve son tahlilde büründüğümüz hal, öz eleştiriye kapalı, etkili iletişimi bırakın normal iletişimde hayli zayıf olmamız ve en önemlisi en çok derslerde genel olarak anlatılan empati sözünü kavrayamadığımızı anlıyoruz. Siz ne dersiniz sevgili dostlar?
Gergin bekleyiş
Etrafımızda tansiyon hiç düşmüyor. Bulunduğumuz coğrafya icabı olsa gerek kısa süreli normal zamanlar geçiriyoruz. Şimdi Rusya – Ukrayna arasında uzun zamandır olan gerilim ve tansiyon yeniden tırmanışa geçmiş durumda. Aslında burada iki kutup var. Ukrayna’nın yanında bulunan AB ülkelerinin bir kısmı ve ABD, diğer tarafta Rusya var. Başka bir ülkeye çok da ihtiyaç duymuyor aslında. Kendi siyasi ve politik düşüncelere göre şekillenen bir ülke diyebiliriz. Önümüzdeki günler ve haftalar analiz yapma açısından daha da önemli olduğunu göreceğiz. Rus nüfus ve Rusya yanlıların ağırlıkta olduğu Donbass bölgesinde Donetsk ve Lugansk tek taraflı bağımsızlık ilan edilmesinin ardından Rusya yanlısı ayrılıkçılar ile Ukrayna ordusu arasında çatışmalar aslında 2014’ten buyana devam ediyor. Umarım savaşsız bir çözüm bulunur ve anlaşma sağlanır. İster istemez yakınımızda veya uzağımızda olan bir savaş tüm dünya ülkelerini etkiler veya etkileyecektir. Maalesef savaşlarda en fazla etkilenen başta çocuklar ve yaşlılar oluyor bazen de savaş seçenek değil, zorunluluk olabiliyor. Gönül ister barış içerisinde, huzur içerisinde bir dünya olsun. Adaletin hakkın hakim olduğu bir dünya olsun. Zalimin değil mazlumun korunup kollandığı bir dünya olsun. Kaynaklarımızın eşit dağıtıldığı ve fakirliğin aslında coğrafyanın kaderi olmadığını söyleyen bir dünya olsun. Bu umut ve düşünceler ile kendinize iyi bakın hoşça kalın…