Köşe Yazıları

Bu da nereden çıktı

 

Güney Afrika’da görülen “NU” varyantı üzerine Avrupa alarma geçti.

Dünya Sağlık Örgütü, koronavirüsün Güney Afrika’da ortaya çıkan yeni varyantına “Omicron” adını verdi. Yüksek derecede bulaşıcı olduğu belirtilen varyant “endişe verici” olarak sınıflandırıldı.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Nu” varyantı sebebiyle, Botsvana, Güney Afrika Cumhuriyeti, Mozambik, Namibya ve Zimbabve’den Türkiye’ye seyahat edilmesine izin verilmeyeceğini duyurdu. Şimdilik Türkiye’de görülmediğini de sözlerine ekledi. Şimdilik…

***

Eğer bu virüs Türkiye’de yayılmaya başlarsa ekonomimiz felç olur. Gerçi şu durumda bile çok da iyi olduğu söylenemez.

Şimdilik Hong Kong ve İsrail’de görülen virüs Avrupa ülkesi Belçika’da da görüldüğü söyleniyor. Bu demek oluyor ki eğer önlemler kısa sürede alınmazsa yakında bize de gelecek. Bu nedenle sadece 5 ülkeye seyahat yasağı getirilmesi yeterli olacak mı?

Şimdi yeniden kısıtlama tedbirleri başlar mı korkusu içindeyiz doğrusu.

Yaklaşık 1,5 yıldan beri yapılan aşılama programı devam ediyor. Sadece ithal edilen Sinovac ve BioNTech değil üretimi kullanıma hazır hale geldiği belirtilen yerli Turkovac aşısının da piyasaya çıkmasıyla birlikte korunma direncimiz artmış olacak. Ancak çıkarsa… Çıksa da etkisinin sonucunu görmek lazım.

Aşılama faydalı oluyorsa zaman, neden bu virüsle ilgili korkuluyor? Eğer aldığımız aşılar bu tür virüslere etkisiz kalacaksa yazık değil mi verilen milyarlarca dolara… Yazık değil mi bunca harcanan emeklere…

***

Bilim adamlarının açıkladığı bilgilere göre şimdiye kadar Alpha, Beta, Delta, Mu ve Nu denilen Omicron (B.1.1.529) varyantlı virüs ortalıkta dolaşıyor.

Diğerlerinde 10 mutasyon varken  “Omicron” varyantlı virüuste 32 mutasyon yer almış. Bu da ne kadar tehlikeli olduğunu ortaya koyuyor.

Diyeceksiniz ki, “Tamam anladık, ne yapabiliriz?”

İşte bu sorunun yanıtını ne yazık ki şimdilik bilemiyoruz. Tweeter hesabından sürekli nasihat yapan Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca mutlaka önlem alacak kararları devreye sokacaktır. Ancak bu kararın sağlık yönünden mi yoksa siyasi yönden mi alınacağı noktasında doğrusu karamsarlık içindeyim.

Neden mi? Para… Para… Para…

O zaman devletin tedbirlerinden önce kendi tedbirimizi almalıyız.

Topyekun mücadele edilmeyen hiçbir çalışma başarıya ulaşılamaz. Pandemi sürecinin bunca zamandır uzamasının ve her gün 20 bin civarında vaka 200 civarında yaşamın kaybedilmesinin nedeni topyekûn mücadelenin kesintiye uğramasıdır.

Şöyle ki, aşılama her ne kadar yaygınlaşmış olsa da henüz bağışıklık seviyesine gelinmediği görülmektedir. Buna rağmen insanların çoğunun açık ya da kapalı ortamda aşı olmalarından kaynaklı güven duygusuyla maskesiz dolaşabiliyor. Pazarda, AVM’de, Düğünde, Siyasi Parti toplantılarında, futbol maçlarında, dini ibadet yerleri ve cenazelerde, açık hava ve kapalı turizm merkezlerinde ve daha birçok merkezlerde ne yazık ki yeterli güvenlik önlemleri alınmadığını görüyoruz. Velhasıl buralarda temaslı olan vatandaşların virüsü başkalarına bulaştırmadığının garantisi olabilir mi?

***

Kovid-19 virüsüyle mücadele ederken, Delta virüsü çıktı. Şimdi de Nu virüsü. Yarın başka varyantlı virüs çıkarsa şaşırmayın. Bunun önemli oranlı çözümü; bu tür virüslere karşı ilaç geliştirmek.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Tweeter hesabından yaptığı paylaşıma göre dünyada ruhsatlandırılmaya başlanan kovid-19’a karşı geliştirilen  “Molnupiravir” adlı ilaç için Türkiye’de acil kullanımı için Sayın Cumhurbaşkanı imzasıyla zorunlu lisans vermiş. İlacın 1 ay içinde kullanılmaya başlanması planlanıyor. Ancak vatandaşların daha önceki kullandığı “Favipiravir” ilacının etkisiz olduğunun açıklanması göz önünde bulundurarak bu ilacın ne kadar güvenli olduğu şüphe yaratacaktır.

Bütün bunlara bakıldığında önümüzdeki günlerde bizi zorlu bir kış bekliyor. Üstelik sadece sağlık yönünden değil, ekonomi yönünden de zorlu bir döneme giriyoruz. Allah yardımcımız olsun!