Köşe Yazıları

Bir kez daha “ALKIŞLAR SANA KOCAALİ”

 

Sakarya ağzına “Balıkçı barınağı” olarak düşünülen sonradan ise Gemlik ve Hopaport olarak anılan Hopa limanları yapan, Karasulu Gemi İnşaat Fakültesi Öğretim Görevlisi ağabeyimizin itirazlarına rağmen o günkü “sivri zekalı” iktidar sahiplerinin gazına gelen Karasulu yöneticilerin ve güçten yana tavır koyan Karasu halkının umursamazlığı sebebiyle büyük bir limana dönüştürme sevdaları ile başlamıştı Karasu’nun “can çekişmesi…”

***

Bunu Karasu girişinde otlak olarak kullanılan bataklık ve yeşil alanların üniversiteden bir heyetin, “burası Sakarya Nehri’nin taşkın alanı içerisinde ve fabrika yapmaya müsait değil” raporlarına ve çok cılız kalan birkaç karşı duruşa rağmen kurulan Organize Sanayi Bölgesi kararıyla, can çekişen Karasu, beyin ölümüyle birlikte artık geri dönülmez yola sokulmuş, “Cennet” diye taşıtların arkasında sloganlaşan “Güzel Karasu…” yavaş yavaş ve göz göre göre ölüyordu…

***

Karasu’nun, kefene sarılıp tabuta konduğunu gören Ankara’daki “siyaset mafyaları” yağmur sularının emileceği toprakları betonlaştırarak en ufak yağmurlarda bodrum katların su dolduğu apartmanların alt katlarından kanalizasyonların evleri doldurduğu Karasu’yu, güya kurtaracak vaadiyle halk kandırılarak 46 trilyon lira ödenek çıkarılmış, Karasu Belediyesi üzerinden volilerini de vurarak tabuttaki Karasu’yu mezara indiriyorlar, yine halkın malı olan hazine arazilerini de, 2002’den beri yağmalatarak, mezara indirilen Karasu, üzerine tahta çakılıp toprak atılarak nihayet rahmeti rahmana kavuşuyordu…

***

Karasu’yu yaşanmaz yer durumuna getiren gözü doymaz “Kapitalist sömürgeci kapkaç zihniyeti” bu defa da komşu ilçe Kocaali’ye göz dikiyordu…

***

Çok kolay lokma zannedilen Kocaali başta dürüstlüğü, kendisine şiar edinmiş “samimi dindar” şahsiyetli olduğunu halkının 3 kez destekle başta tutarak gösterdiği gerçekten Ak olan Belediye Başkanı Ahmet Acar’ın tutarlı davranışıyla Kocaali’nin talan edilmesine yağmalanmasına halkıyla birlikte karşı duruyordu…

***

“Talancı inşaat müteahhitlerinin” deniz kenarlarında gelişiyoruz, uçuyoruz palavraları ile 5-6 katlı beton kutucuklarla mezara koyduğu Karasu’dan sonra saldırdıkları Kocaali sahillerini

koruyarak çok elit kesiminin tercih ettiği gerçek turizm merkezi olmasını sağlıyordu Ak Başkan Ahmet Acar öncülüğüyle…

***

Tabii ki, Karasu’ya saldıran zihniyet, Kocaali’yi rahat bırakmıyor bu sefer de 10 km kadar yanı başındaki Karasu’da kurulacağı söylenen BMC ile bırakın Karasu’yu, Kocaali’de bile işsizliğin kalmayacağı aşikar duruma rağmen, işsizliği önleme bahanesiyle verimli topraklar üzerinde Organize Sanayi Bölgesi kurulma baskısı, “Ak Başkanı” bunaltıyordu adeta…

***

Ama sözde değil özde “Halkçı Başkan” Sakarya’da, başta Vali olmak üzere Ticaret ve Sanayi Odası’ndan gelen baskılara rağmen ilçesinde her kesimin temsilcisi durumundaki kişilerden oluşturduğu komisyon ile bir rapor hazırlatıyor ve talan zihniyetine karşı duruyordu…

***

Tepedeki siyasetçilerin, “Cumhur-Millet İttifakları” diye ayrıştırmaya çalıştığı toplum Kocaali’de “Her şey Kocaali için” diyerek verimli topraklar üzerinde OSB kurulmasına karşı duruyor, oluşturulan komisyonda Ak Partili Belediye Meclis üyeleriyle birlikte, MHP’li, İyi Partili, CHP’li, Saadet Partili tüm görüşler, yanlarına muhtarları, Esnaf Kefalet Odası, Ziraat Odası Başkanlarını da alarak, Karasu gibi ölmesine yok olmasına seyirci olmuyordu…

***

Velhasıl… Belediye Başkanıyla tüm siyasi partiler ve Kocaali’nin gerçekten halkına dayalı Sivil Toplum Örgütleri ve muhtarlarıyla önlerindeki “Acıklı Karasu” örneğini Kocaali’de yaşanmaması için ellerini değil, kafalarını taşın altına koyarak mücadele ediyorlar…

Ben de; çocukluğunda (Bu arada 67 yaşındayım) rahmetli Ahmet Kara’nın Seyran Sineması’nda ve gençliğimde de, hepsi birer efsane olan Kocaali Sahil Sporlu futbolculara olan sevgim sebebiyle ve yine 3 dönem halkının takdirini kazanarak Belediye Başkanlığını layıkıyla sürdüren Ahmet Acar Beyefendiye olan saygımdan (Müzmin AKEPE karşıtı olmama rağmen)

Kocaali, seni çok seviyor, Karasu’dan alkışlar gönderiyorum sana…