Ortadan gidenler
Ortadan gidenler
Adamın biri son nefesini vermek üzereyken yanına hoca gelmiş. “Ölmeden önce şeytanı lanetle” telkininde bulunmuş. Adam tepki vermemiş. Hoca yeniden “Ölmeden önce şeytanı lanetle” demiş. Adam bu defa gözünü yarım açıp, “Nereye gideceğimiz belli olmadan kimse hakkında ileri geri konuşmak istemiyorum” demiş.
Karasu’da da buna benzer bir kesim hep var. Biri ile sohbet ediyoruz, “Ben hayatımda kaybedecek kimseye oy vermedim” dedi.
Sandıkların kapanması ile kutlama nerede olursa oraya giden bir kitle var. Biliyorsunuz bunu.
Ancak bu seçim çok da öyle olmadı. Pek çok kişi tarafını belli etti. Sosyal medyada güçlü duran muhalefet, kitleleri etkilemeyi başardı. İnsanlar bu defa taraflarını belli etmekten çekinmedi.
Hem muhalefette bulunan hem de iktidarı destekleyen kitleler görüşlerini açıklamaktan çekinmedi.
Bu arada tercihini açıklayıp seçimi kazananlar kendilerini mutlu hissediyor. Tercihini açıklayıp tarafını belli eden ve kaybeden taraf da oldu.
Seçim sürecinde kimsenin kimseye meydan okumaya hakkı yok. Seçim sonrasında da kimse intikam peşine düşmemeli. Ancak “Nasılsa seçimden sonra kimse intikam peşine düşmez” diye haddi aşanlar da olmadı değil.
Bu kişiler arasında öğretmen olduğunu unutup öğrencilerine parti işareti yaptıranlar vardı. Bu kişilerden intikam alınmamalı da… Bu kişilere en azından memur ciddiyetinden, öğretmen kimliğinden uzaklaşmamaları konusunda ikazda bulunulmalı.
Seçim hengamesi içinde gerginlikten başka işe yaramayacak bu hareketlerden uzak durulmalı. Hangi partili olursanız olun, öğrenci yetiştirme bilincinden uzaklaşmayın. Eğitim verecek durumda olduğunu iddia edenlerin eğitime muhtaç olduğu görüntüsü vermek, mesleğinize vereceğiniz en büyük zarar olur.
En büyük kayıp itibardan yaşanandır.
Meyvesini verdi bile
Seçim hengamesi içinde gözden kaçmaması gereken bir haberi bir kez de köşemizden sizinle paylaşmak istiyorum. Kocaali’de bir Denizcilik Meslek Yüksekokulu var. Açılalı birkaç yıl olmasına rağmen büyük bir ses getirdi. İlçeye olan ilgiyi de artırdı. Bu okulun denizcilik fakültesine dönüştürülmesi için ilçedeki hemen herkes elinden geleni yapıyor.
Okulun bu şekle dönüştürmesi için güçlü argümanlar da ortaya konuluyor. Bunların bir tanesi de önümüzdeki dönem hizmete açılacak olan Denizcilik Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi olacak. Bu okul Kocaali’nin denizcilik ile anılmasına neden olacak.
Okulun ilçeye kazandırıldığı bilgisi geçtiğimiz hafta içinde Kocaali Belediye Başkanı Ahmet Acar tarafından paylaşıldı.
Acar paylaşımını yaparken ilçenin geleceğinin denizcilik alanında şekillenmekte olduğunu söyledi ve emeği geçen isimlere tek tek teşekkür etti.
Bir ilçenin kaderinin belirlenmesi noktasında herkesin el birliği yapmasının meyvelerini alan Kocaali’nin pek çok ilçeye örnek olması gerektiğini düşünüyoruz.
Farklı düşünenler de olabilir ama sanki birlikten kuvvet doğuyor gibi…
Borsanın yeri ile ilgili yazı
Ticaret Borsası’nın Karasu’daki yeri yakın zamanda değişmişti. Malumunuz bu yer daha önce Karasu Esnaf Odası Binası’ndaydı. Merkez Camii yanında olan bu alanda trafik sorunu ortaya çıktığı ve park yeri problem haline geldiği için Borsa’nın taşınması gündeme gelmişti.
O dönem Karasu Sanayi Kooperatifi içinde bir alan Borsa’ya tahsis edilmiş, kira bedeline ısınma, elektrik, internet gibi giderler de eklenmişti. Ancak bedel yine de bugünkü para ile 750 lira civarında.
Hafta içinde görüştüğümüz Karasu Küçük Sanayi Sitesi Kooperatifi Başkanı Mehmet Çatalbaş, Borsa’dan kendilerine imzalamaları için bir yazı gönderildiğini, bu yazıda Borsa’nın kullanmakta olduğu alandan ayrılacağının yazılı olduğunu söyledi. Yazının kopyası bizde mevcut.
Borsa’da alınan bir kararın uygulamaya girmesi için başka bir kuruma imzalatılması şeklinde bir teamül yok. Ancak bu karar için Çatalbaş’ın imzasının istenmesi, Başkan’ı rahatsız etmiş. Borsa’nı aldığı bu karara Çatalbaş’ı da dahil etmek istemesi, sanki Çatalbaş’ın bu yönde talebi olmuş olma eğilimi göstermiş olduğu izlenimi verebilir.
Çatalbaş, yılların siyasetçisi. Sütten defalarca ağzı yandığı için yoğurdu üflemekte haklı.
Bu arada Borsa’nın bundan sonraki akıbeti ile ilgili de uyanık olmak lazım. Şubenin Karasu’dan alınma ihtimali de var gibi duruyor. İlgilenenlere duyrulur.
Bu konu cidden araştırılmalı
Önceki hafta bizim gazetenin manşetinde kalp krizi geçiren üç genç arkadaşın resmi vardı ve bu yaştaki kişilerin kalp ardı ardına kalp krizi geçirmesinin gerekçelerinin araştırılması gerektiği ifade ediliyordu.
Bu haberden sonra da pek çok orta yaş sayılabilecek kişinin kalp krizi neticesinde yaşamını yitirdiğini gördük.
Bu durum sadece Karasu’da yaşanıyorsa neden burada yaşandığı, tüm ülkede yaşanıyorsa da bunun asıl nedeninin ne olduğunun ortaya çıkarılması gerekiyor.
Bu değerlendirmelerin sağlıklı şekilde yapılması, alınması gereken bir önlem varsa bunun da cesurca alınması gerekir.
Hayatımız tehlikede mi garantide mi bilmek hepimizin hakkı.