Münir Ali Kara,”Fındık fiyatı iyi de”

Fındık fiyatı denince aklımızda Refah-Yol Hükümeti döneminde verilen 2 dolar 40 sent geliyor. O zamanlar bu fiyat belirlenmiş ve tarihin en yüksek fiyatı ilan edilmişti. Geçtiğimiz hafta açıklanan fındık fiyatı bu bedelin çok üstünde. 130 liranın dolar karşılığı neredeyse 4 dolar.
Bu bedel kötü değil. Bunun yanı sıra Ferroro’nun “Devletin açıkladığı fiyatın altında fiyat vermeme” taahhüdü ile birleştiğinde biraz daha anlam kazanmıyor. Demek ki fındık fiyatı en azından fabrikalarda 130 liranın altına inmeyecek. Her ne kadar şu sıra tüccarda fındık 110 lira civarındaysa da bunu piyasada fındık olmamasına bağlayabiliriz.
Buraya kadar sıkıntı yok da…
Biliyorsunuz bir sıcaklık değeri var bir de hissedilen sıcaklık değeri var. Buna benzer şekilde ülkemizde resmi enflasyon var bir de hissedilen enflasyon var. Fındık girdi maliyetleri geçen senede bu seneye yüzde kaç arttı? İşçi yevmiyeleri, tırpancı günlükleri, patoz saat fiyatları…
Tüm bunların yanında fındık üreticisi de rutin hayatına devam ettiği için, ekmek de aldığı, elektrik de tükettiği için… normal enflasyondan etkileniyor. Bu durumda hissedilen enflasyon, belirtilen enflasyondan yüksek çıkıyor.
Yani fındık fiyatı, dolar bazında yüksek duruyor da para çiftçinin cebinde durmuyor.
“Kazan kaynıyor” diyeyim siz anlayın
Türkiye’de seçim bitmez. Seçim bitse kongre bitmez. Genel ve yerel seçimlerin geride kalmasının ardından partilerin kongre takvimleri işlemeye başladı. Çok rahat olan partiler kadar çekişmenin fazla olacağı partiler de olacak.
Milliyetçi Hareket Partisi, yerel seçim süreci öncesinde kongrelerini tamamladığı için bu tartışmalardan muaf kalacak.
Cumhuriyet Halk Partisi’nde kongre takvimi işlemeyecek sanırım. Uğur Büyük’ün görevden ayrılarak Belediye Başkan Adayı olmasının ardından göreve gelen yönetim, yeni kongre dönemine kadar görevde kalacak. Bu manada Semih Karakaş’ın da bir sorun yaşayacağını düşünmüyorum.
Yine benzer şekilde Saadet Partisi de uyum içinde kongresini yapacak ve muhtemelen Murat Ali Aksoy görevine devam edecek.
Yerel seçimlerde aldığı oy ve elde ettiği belediye meclis üye sayısı ile Karasu’nun ana muhalefet partisi konumuna gelen Yeniden Refah Partisi’nde de kongre hazırlıkları sürüyor. Tek adayla kongreye gidilmesi için hazırlık yapıldığını biliyoruz. Her ilçede olduğu gibi Karasu’da da temayül yapıldı. Bu temayülde Mevcut İlçe Başkanı Osman Önal ve olası alternatif isimler istendi. Önümüzdeki günlerde bu isimler ortaya çıkar. Çıkmazsa zaten biz yazarız. Ama şimdilik erken diye düşünüyoruz.
Yine Ak Parti’de de takvim işliyor. Yılbaşından önce ilçe kongrelerinin yapılmasını bekliyoruz. Kongre sürecinde yine istişare edilmesi ve tek aday ile kongreye gidilmesi olası görünüyor. Ak Parti’de de temayül yapılıyor ve birden fazla isim değerlendirmeye alınıyor. Mevcut Başkan Recep Aksu, genel ve yerel seçim sürecinde görevde kaldı. Aksu’nun bu iki seçimde elde ettiği sonuçları iki türlü değerlendirmek mümkün. Birincisi her iki seçim de kazanıldı. İkincisi ise her iki seçimde de oy düşüşü yaşandı.
İki seçimin kazanıldığı düşünülürse Aksu görevde kalacak. Oy düşüşü baz alınırsa yeni isimler gündeme gelebilecek. Biz mevcut yönetimin ve Belediye Başkanı İshak Sarı’nın Aksu’nun arkasında duracağını görüyoruz. Diğer tarafta yer alanların da siyasi görüşmelerini sürdürdüğünden haberdarız. Bakalım süreç sonunda nasıl bir yol izlenecek?
Hastaneyi yazmamışım
Biliyorsunuz yaklaşık 4 aydan bu yana hastane hakkında yazıyorum. Kriz geliyor diye bağırdık, sonunda kriz geldi. Geçen hafta bu konu ile ilgili yazmadım. Bu zamana kadar ben bağırdım, şimdi de siz bağırın.
Kardeşim, Karasu Devlet Hastanesi’nin hekime, Karasu Devlet Hastanesi’nin ekipmana ve ekibe ihtiyacı var.
Binaya ihtiyacı var mı? Mutlaka vardır da… Önceliğimiz o mu olmalı? Bunun kararını verecek olanlar Karasulu olmadığı sürece bir adım ileri gitmek mümkün olmaz. Karasu Devlet Hastanesi 1990’lı yılların sonuna kadar çok ciddi işler yaptı. 2015 yılına kadar eski hastane binasında hizmet verdi. Ama Karasu’dan Ada’ya hasta nakli minimumda kaldı.
Şimdi binamız eskisinden çok daha büyük ve iddiaya göre modern. Ama Adapazarı’na daha fazla hasta yolluyoruz.
Ha bu arada…
Karasu’ya hekim ataması için özel çalışma yapan, kadro açılmasında emeği geçen kim varsa Allah ondan ya da onlardan bin kere razı olsun. İyi niyetle elini taşın altına koyan herkese minnettarız.
Benim yazdıklarımdan alınanlar, yazarken kullandığım ifadelerden rahatsız olanlar hatta bazılarının emeklerine haksızlık ettiğimi düşünenler olmuş.
Benim yazı yazma gerekçem, birilerini hedef almak, birilerini  karalamak, birilerinin emeğini yok saymak olabilir mi?
Ben kafasının arkasında başka planı olmayan, niyetini açıkça ifade ettiği için hiçbir makama getirilmeyen, kendi gayreti ile gelse de orada fazla tutulmayan bir adamım.
Doğru söylediği için dokuz köyden kovulan ama onuncu köyde de huyundan vazgeçmeyen biriyim yani.
Karasu için, insanlarımız için kim elini taşın altına koyuyorsa Allah onlardan razı olsun da…
Allah her şeyden önce vizyon sahibi yöneticiler, karar vericiler nasip etsin. Yoksa 10 yıl geçmeden hastane binanız da yetmez, Karasu’dan Adapazarı’na hızlı hasta nakli ile de övünürsünüz…