Köşe Yazıları

Kesinti yapmadıkları tek şey vurdumduymazlık

 

İnsan ne kadar kendini tutarsa tutsun öyle an geliyor ki patlamadan edemiyorsun. Her seferinde aynı şeyleri yaşamaktan aynı mağduriyeti çekmekten biz bıktık. Basın mensupları olarak da yazmaktan bıktık. İşin asıl tuhaf olanı da yıllardan bu yana hiçbir şeyin düzelmemiş olması. Her hava bozduğunda bozuk plak gibi aynı şeyler tekrar eder mi? Ediyor işte. Öyle sanıyorum ki Sakarya’da en büyük sıkıntıyı da Kocaali yaşıyor. Hadi büyük hava muhalefeti olduğunda kesinti olur, birkaç saat gelmez anlarım. Örneğin şiddetli kar yağar, geçen yıl ki gibi sel derecesinde büyük yağış olur direkler trafolar etkilenir anlarım. Vatandaş olarak bunlara zaten tahammülümüz var. Ama en ufak bir şeyde de cereme çekmeye yemin ederim ne bizim, ne sıradan vatandaşın ne de esnafın tahammülü yok, kalmadı.

Kar yağıyor, yağmur yağıyor Kocaali’de elektrik yok. Rüzgar çıkıyor, hava az biraz çiseliyor Kocaali’de elektrik yok. Yemin ederim vatandaş olarak sabah çisesinde bile elektrikler gidecek diye korkar hale geldim.

Geçtiğimiz Pazartesi günü de öyle oldu. Malum olduğu üzere bölgede şiddetli lodos etkili oldu. Şiddetli derken Kocaali’de öyle çatı uçuracak, ağaçları yerinde sökecek türden bir rüzgar da görmedik. Öyle olduğu halde bile sabahtan akşama kadar enerji görmedik. Elektrik sabah erken saatlerde bir gitti, pir gitti. Akşam saatlerine kadar iki kez yarımşar saat geldi sonra yine yok. Artık hava kararmaya dönmüştü, gün bitti, SEDAŞ Hazretleri teşrif ettiler de elektrik yüzü görebildik. Biz daha önce bu kurumun acizliğinden defalarca bahsettik. Yakın geçmişte de birçok yazı yazdık. Şu kadar yatırım yapılmış, yok efendim bu kadar daha yatırım yapılacakmış diye gazetelere boy boy haber servis ediyorlar. Biz de sorduk. Dedik ki Kocaali’ye yatırdıklarınızı nereye yatırdınız? Gösterin biz de bilelim. Şimdi gidip sorsanız kağıt üzerinde bilmem kaç milyon liralık iş gösterirler. İyi de kardeşim, sen en ufak bir hava muhalefetinde bile vatandaşın elektriğini saatlerce kesersen, şebekeyi besleyemezsen, bırak milyon liraları trilyon lira yatırım yapsan ne fayda.

En güzel örnek te geçen Pazartesi. Rüzgar çıktı gün boyu enerji yok. Ne insanlar evlerinde rahat oturabildi, ne esnaf doğru düzgün iş yapabildi. Üstelik te haftanın ilk iş günü. Zaten piyasa allak bullak, kurlardaki çalkantılı dönemden dolayı piyasada doğru düzgün canlı para dönmüyor. İnsanların yaşadığı doğal mağduriyet yetmiyormuş gibi üstüne bide SEDAŞ mağduriyeti biniyor ki, yemin ederim cehennem azabı gibi. İnsanların üzerine kabus gibi çökmekten ne zaman vazgeçecekler bilmiyorum.

Bunların vurdumduymazlığını acizliğini gösterecek ilginç bir şey daha var tabi. Hani öyle aniden bir şey olur hazırlıksız yakalanırsın anlarım. Ama Türkiye’de en sağlam çalışan kurumlardan biri Meteoroloji Genel Müdürlüğü. Tam on gün önce Meteoroloji tarih ve saat vererek bu günlerde şiddetli hava muhalefeti olayı yaşanacağını söyledi. Gün yaklaştıkça da uyarılar sıklaştı. Sadece Meteoroloji değil belediyeler gibi diğer kurumlar da birçok kez uyarı yaptı. Bu uyarılar niçin yapılıyor? Sadece vatandaş önlem alsın diye değil. İlgili olan kurumlar da tehlikeyi önceden görüp önlemini alsın diye yapılıyor. Vatandaşı mağdur etmesin diye yapılıyor. Sen vatandaşın enerji hizmetini sağlayan milyonlarca abonesi olan, hiçbir şey için değil sadece aldığı paranın hakkını ödeyebilmek için vatandaşı mağdur etmemesi gerek kurumların başında yer alırken, günler öncesinden yapılan uyarılara rağmen tedbirini almıyorsan, şebekeyi saatlerce enerjisiz bırakıp insanları, esnafı mağdur ediyorsan, ekmeğine engel oluyorsan, ben senin kurumluğundan da şüphe ederim, samimiyetinden de şüphe ederim, yaptığın işten de şüphe ederim. Bu kadar uyarıya rağmen hala ortada mağduriyet varsa, o zaman ortada art niyet var, umursamazlık var demektir. En çok can sıkan da bu vurdumduymazlığın yıllardır kesintisiz olarak devam etmesi. Yani SEDAŞ’ın kesinti yapmadığı tek şey umursamazlık, elektrik dahil geri kalanların tamamında kesinti bekleyin. Enerji tüketim fiyatlarında iki üç yıl öncesine göre yüzde iki yüz elli hatta yüzde üç yüze yakın artış olmasına rağmen ve bunu icra da dahil olmak üzere her tülü yolla tahsil ediyor olmalarına rağmen henüz Kocaali’de trafolarda kullanılan malzemelerin kalitesini bile artırmış değiller. Daha ne diyeyim. Sağlıkla kalın…