Kenan Tiryaki, “Bahis siteleri”

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ün 86 ölüm yıldönümü. Saygıyla minnetle özlemle anıyorum. Ruhu şad olsun.
Eğitim aileden başlar okuldan ve çevreden edinilen alışkanlıklarla devam eder gider.
Bizim ata sözlerimiz çok meşhurdur ve mutlaka yaşanmışlıklardan alınan derslerden sonra söylenilmiş ve gelecek nesillere ibret alınması için yazılmış sözlerdir.
Hepsi de doğrudur bazı uydurmalar kaydırmalar hariç tabii ki.
Örneğin: “bal tutan parmağını yalar”, “devletin malı deniz yemeyen domuz” vs vs gibi.
Hani  yetişkinler tarafından hep denir ya  çocuklar bizim geleceğimiz, peki geleceğimiz olan çocukları geleceğe iyi hazırlıyor muyuz?
Bence kocaman bir hayır….
Günümüzde, geleceğimiz söylemi hayal satmak,, umut tacirliği yapmaktan öte gitmeyen içi boş bir laftır.
Bu günün Dünyasında yalan, dolan, haksızlık, hırsızlık, hukuksuzluk, iki yüzlülük, aldatma, savaşları çıkarma, insanları birbirine düşürmeler, kolay yoldan köşeyi dönme uyanıklıkları, yani akla gelen ne kadar kötülük varsa yetişkinler tarafından yapılmaktadır.
Önünde  ve çevresinde bu kadar kötü örnek olarak yetişkinler bulunan çocuk ve gençlerin iyi olması abesle iştigal değil midir değerli okuyucular?
Bazı anonim sözlerimiz de var ki (yazanı söyleyeni belli olmayan) çok daha doğru ve yerinde olan sözlerdir.
“Ne ekersen onu biçersin”, “Ön teker nereye giderse arka teker oraya gider” gibi….
Sonuç olarak yetişkinler düzelmedikçe çocuk ve gençlerin düzelmesi ve iyileşmesi hayaldir ve mümkün gözükmemektedir.
Kötü örnekler elbette ki örnek değildir ama öyle bir toplum haline dönüştürüldük ki aklımız hayalimiz almıyor artık olanları bitenleri.
Emek vermeden alın teri dökmeden tek bir çivi bile çakmadan, kısa yoldan köşeyi dönmek isteyen gençler ve çocuklar çığ gibi çoğalmaya başladı son 22 yılda.
“Dindar” bir nesil yetiştirme programı ile yola çıkan ülkeyi yönetenler, binlerce İHL açtılar, saraylar gibi hiç bir eksiği olmayan devasa binalar…
Yöneticiler bakın neler yaptılar, Biraz teşvikle başladılar işe baktılar olmuyor birazda zorlama ile, diğer okullara kayıt işlemlerini zorlaştırıp çoğu zamanda kayıt yapmayarak çocukları İHL ne yönlendirdiler.
Hemen hemen fen liselerinde olan dersler orada da var. Ama sadece var….
Yani bizim ülkemizdeki futbol da olan, var gibi var yani….
Yoğunluk ve ağırlık Arapça derslere verildiğinden fizik matematik özellikle biyoloji gibi dersler varyete görülüyor ve önemsenmiyor.
Öğretmenler o derslerdeki zorlanan öğrencilere sınavlar da bol kepçe puan verip sınıf geçmeleri sağlanıyor.
Fakat gelin görün ki o okullardaki öğrencilerin üniversite sınavlarında başarı oranı, o kadar da teşviğe rağmen yüzde 5.6….ve gittikçe de bu oran düşüyor.
Yani din eğitimi farklı AHLAK eğitimi farklı bir kavram. Ama bizler veliler olarak çocuklarımız “din” eğitimi alsınlar ki ahlaklı çocuklar olsunlar  “prensibinden hareket ettiğimiz için yanlışın ve hatanın tavana vurmuşunu yaptık, yapıyoruz….
Doğru olanı ise şu değerli okuyucular, ister karşı çıkın ister çıkmayın bu bir realite ve gerçek. Ahlaklı olmayı çocuklara, bizler aileden başlayarak öğretebilseydik, okulda ve çevrede de aynı prensipten hareket edilse idi, bu gün dört dörtlük çocuklarımız ve gençlerimiz olurdu.
Ve tabii ki din eğitimi alan her çocuk ahlaklı olur kavramı  geçerli olmazdı.
Olmadı da olmuyor da zaten.
Biz veliler, çocuklarımıza Ahlaklı olunduğun da, haramın günahın ne olduğunu, çalıp çırpmanın, kul hakkı yemenin yanlış olduğunu, kumarın ve tabii ki her türlüsünün  zararlı olduğunu ve tabii ki saygıyı sevgiyi büyüye hürmeti çok daha iyi uygulamayla öğretebilirdik, öğretebilseydik onlarda öğrenebilirlerdi…
Böylelikle topluma faydalı aynı zamanda da üretken nesiller yetiştirmiş olurduk.
Yani hatanın ve yanlışın “babasını” biz yetişkinler yaptık yapıyoruz.
Bakın bu yanlış ve tek taraflı zorlama eğitimin gençlerimizi getirdiği noktayı sadece bir örnekle sizlerle paylaşayım
Hem de kendi alanımızdan yani spordan ve tabii ki spor!! kabul edilen futboldan vereceğim.
Kasımpaşa- Samsunspor maçında, bir bahis sitesinde bir kullanıcı genç! “bahis oynamış ve sonucunu da sosyal medyadan paylaşmış hem de gururla!…
Şimdi o maçı bir hatırlayın ilk yarı kaçan iki penaltıyı gözlerinizin önüne getirin
Kasımpaşa ilk yarıyı önde kapattı ama maçı Samsunspor kazandı değil mi.
Bu gencimiz bahsini yapmış. Oranı 34.50 olan bu bahse tam 50 bin Türk Lirası yatırmış ve tam tamına 1 milyon 725 bin TL kazanmış. Üstelik aynı kuponu 238 kişi daha oynamış!…Bu genç daha öncede bol bol bahis oynuyormuş ama oranları bir lira iki lira falan yani.
Ne hikmetse gökten! mesaj gelmiş ve 50 TL yı gözden çıkarmış ve oranı 34.50 basmış parayı.
Şimdi bu bir mucizemi yoksa ?????
Yani açıklaması şu: o maçta ilk yarıda Kasımpaşa 1-0 ileride bitirecek ve ikinci yarıda Samsun spor 3 gol atarak maçı kazanacak ….
Olacak iş mi?
Ve aynen böylede oldu.
Kasımpaşa 1-0 ilk yarıyı önde bitirdi, ama nasıl? Samsun spor İKİ Penaltıyı da kaçırınca tabi…
Sizce de çok ilginç değil mi ?
Ve ikinci yarı iki penaltıyı kaçıran Samsunspor ikinci yarıda golleri sıralayıp   maçı kazandı…
Ve bu genç? de dahil olmak üzere bahise para yatıran  238 kişi aynı skorları aynı şekilde oynamış tıpkı sınavda kopya çeken bir öğrencinin aynı sınav sorularını diğer sınıf arkadaşları ile paylaşması gibi yani.
Ve 238 köşe ve paraları “cukka” etmişler.
Bu bahis siteleri devletin gözetimin de faaliyet gösteriyor. Bu şekilde olmasa bu sefer de merdiven altı yerlerde bu bahisler oynanacak diye ilgililer kendilerince savunma yapıyorlar, daha doğrusu yasal kumar oynattırılıp VERGİ alıyorlar.
Diğer türlü kaçak olduğundan devlet çok büyük gelir kaybına uğrar diyorlar.
Yani değerli okuyucular. Ne demek istediğimi umarım anlamışsınızdır.
Ahlaklı ve üretici bireyler İHL okulları açmakla ve seksen binin üzerinde ibadet hane yaptırmakla yetişmiyor.
Bu yazıyi okuyanların büyük bir kısmı beni “din” düşmanı ve imam hatip okulları düşmanı diye niteleyecek. Varsın nitelesinler….
“Güneş balçıkla sıvanmaz” diyerek cevap verelim anlayan çoktan anladı zaten, benim “din taciri” düşmanı olduğumu…
Yüce Tanrı gençlerimizi bölücü zihniyetlerden ve biz cahil velilerden korusun….
Sağlık ve esenlikle