Karasu

İthamları reddediyorum

 

Geçtiğimiz hafta gazetemizde yayınlanan “Şehidin kemiklerini sızlatmayın” ve “Derhal görevden alınmalı” haberlerine Karasu Şehit Üsteğmen İbrahim Abanoz Anadolu Lisesi Öğretmeni Adem Arslan cevap verdi. Arslan, “Şehitler, camiler ve okullar siyaset üstü konulardır. Lütfen bizleri gündelik siyasetin içine çekmeyin. Bizler üzerinden toplumda algı oluşturmayın. Üzerime atılan ithamları reddediyorum” dedi.

 

ARSLAN’DAN CEVAP

Karasu Şehit Üsteğmen İbrahim Abanoz Anadolu Lisesi Öğretmeni Adem Arslan, geçtiğimiz hafta gazetemizde yayınlanan “Şehidin kemiklerini sızlatmayın” ve “Derhal görevden alınmalı” haberlerine cevap verdi. Açıklamada bulunan Arslan, “Öğretmenliğe 2012’de Tunceli Nazimiye ilçesinde başladım. Tek felsefem bir işi yapacaksam en iyi şekilde yapmak oldu ve bu düşüncemi kariyerim boyunca sürdürdüm. Atandığım ilk yıl Nazimiye Şehit Mehmet Lisesi’nde depo olarak kullanılan bir alanı Eğitimde Fırsat Eşitliği Projesi kapsamında Kalkınma Bakanlığı’ndan finanse ederek ETÜT merkezine çevirdim, kurslar açtım. Buradaki çocukları dağa götürmesinler, terörist yapmasınlar, gençlerimiz üniversite okuyup bu devlete hizmet etsinler diye mücadele ettim” ifadelerini kullandı.

 

ÇALIŞMALARIMA KARA’DA ŞAHİTTİR

Arslan, “Orada görev yapan polis ve askerlerimize destek oldum. Atatürk ilke ve inkılapları ile Cumhuriyetimizin değerlerini, çevremde silah sesleri duyulurken cesurca öğrencilerime ve oranın halkına anlattım. Çalışmalarım ve başarılarım nedeniyle İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne Şube Müdürü olarak görevlendirildim ve başarı belgesi aldım” dedi. “2014 yılında Karasu Atatürk Anadolu Lisesi’ne coğrafya öğretmeni olarak atandım ve 3 yıl görev yaptım” diyen Arslan, “Aynı yıllarda Münir Ali Kara’da Okul Aile Birliği başkanıydı. O yıllardan beri beni kendisi tanır ve bu okulda yaptığım çalışmalara kendisi şahittir. Hatta bu okulda coğrafya sınıfını düzenlememe de destek olmuştur. Okuldaki disiplinli çalışmam hakkında bizzat kendisi, ‘Hocam sizinle ilgili öğrencilerimizin anlattıklarından mutlu oluyoruz’ ifadesini kullandığını çok net hatırlıyorum” dedi.

 

KURALLARI OLAN BİRİYİM

2017 yılında Şehit Üsteğmen İbrahim Abanoz Anadolu Lisesi’nde müdür yardımcısı olarak göreve başladım” diyen Arslan, “Göreve başladığım ilk günden beri yaptığım proje ve uygulamalarla okulun gelişimine sağladığım katkıları birçok defa meslektaşlarımdan, öğrenci ve velilerimden duydum. Bu çalışmalarımdan dolayı 2020 yılında tarafıma 2. teşekkür belgesi verildi. Yaptığım tüm çalışmalarda ülkemizin değerlerini, Atatürk’ü, Cumhuriyeti ve geleceğe nasıl hazırlanacaklarını, sadece bu okuldaki değil dünyadaki yaşıtları ile nasıl yarışmaları gerektiğini, inovasyon ve girişimciliğin ne kadar önemli olduğunu aşılamaya çalıştım. Ancak yaşadığımız dönemde ne yazık ki gençlerimiz, koyduğumuz kuralları benimsemekte zorluk çekiyor” ifadelerini kullandı. Arslan, disiplinli ve katı kuralları olan birisi olduğunu da sözlerine ekledi.

 

ÖĞRENCİLER BİZE EMANET

Okulda koyduğu kurallardan da bahseden Arslan, “Okulların çevresindeki ara sokaklarda sigara, uyuşturucu gibi maddelerin satıldığına dair şikayetler alıyordum. Bu nedenle öğrencilerimin ara sokakları kullanmasını yasakladım. Her gün sabah erken saatlerde, öğlen arası ve akşam çıkışında bu sokaklarda aracımla devriye gezdim. Öğrencilerimiz suça karışmasın diye içerde ve dışarda daha etkin takip edebilmek için okul formasını zorunlu tuttum. Forma giymeyen öğrencilerin velilerini her sabah bilgilendirdim ve uyardım. Okul içinde öğrenci ile bağdaşmayacak hiçbir davranışa müsaade etmedim. Çünkü şuna inanıyorum, devletimiz bu okulda biz öğretmenlere 730 öğrenciyi emanet etmiş. Bunların içinde okumaktan başka çaresi olmayan o kadar çok öğrenci var ki. Bunları ben biliyorum ve bu öğrencilerimin hakkını savunmak zorundayım” dedi.

 

YAKIŞTIRMALARINIZ AĞIR GELDİ

Arslan, “Ne yazık ki okulda bu kurallara uymayan öğrenciler ya kısa süreli uzaklaştırma ya da okul değiştirme cezası aldılar. Bu öğrenciler beni CİMER başta olmak üzere birçok yere şikayette ettiler. Tüm resmi yerlere belgeleriyle cevaplarını verdim ve haklı olduğum görüldü. Bu cezaları alanlar dışarda bana karşı örgütlenmişler belli ki bu iftiralara maruz kaldım. Ben 10 yıla yakın bu ilçeye hizmet ediyorum. Bir öğrencim ya da velim okulda, derste ve dışarıda siyasi ya da iddia ettiğiniz terör seviciliği ile ilgili bir davranışımı söylesin, ispat etsin, mesai arkadaşlarım olan 47 öğretmenden 1 tanesi bile bu yazdıklarıma aykırı bir beyan yapsın müdürlükten değil öğretmenlik mesleğimden istifa edeceğim. Bu beğenilerden yola çıkarak yıllardır inşa ettiğim ve gururla taşıdığım Atatürkçü ve Cumhuriyetçi kimliğime zarar verdiniz. Tek düşüncem okulum ve gençlerimizin eğitimi olmasına rağmen bana itham ettiğiniz yakıştırmalar çok ağır geldi. İthamlarınızı kabul ettiğimden değil, kabullenemediğimden istifa ettim” dedi.

 

UMUTSUZLUĞA SEVK ETTİNİZ

Bu haberler çıktıktan sonra destek telefonlarım susmuyor” diyen Arslan, “Üzülen, geçmiş olsun dileyen, yanınızdayız diye destek ileten öğrencilerim, velilerim ve ilçenin ileri gelenleri. Bu bile bir eğitimci olarak ne kadar doğru işler yaptığımı gösteren bir durumdur. Şunu da bilin isterim. Bu haberin benden çok Karasulu gençlerin eğitimine zararı oldu. Neden biliyor musunuz? Beni tanıyan tüm meslektaşlarım şunu söylüyor. Adem Hoca bu kadar çalışırken başına bunlar geliyorsa biz boşuna uğraşıyoruz. Öğretmenleri soktuğunuz psikolojinin farkında mısınız? Okulumda yıllarca arkadaşlarımızla inşa ettiğimiz disiplini, başarıları, projelerimizi ve hedeflerimizi bir yazı ile yok ettiniz, umutsuzluğa sevk ettiniz. Yaptığınız yıkımın farkında mısınız?” ifadelerini kullandı.

 

SİYASETİN İÇERİSİNE ÇEKMEYİN

Öğretmen Adem Arslan, “Eğer okul ile ilgili endişeleriniz varsa size gelen şikayetler varsa bizim kapımız herkese açık. Okula gelip bu konuları bize iletebilirdiniz. Ya da telefonla bilgi verebilirdiniz. Eğer amaç bir şeyleri düzeltmek olsaydı, gençlerimiz olsaydı bunlar yapılırdı. Peki, amacınız gerçekten neydi? Şunu hepimizin bilmesi lazım şehitler, camiler ve okullar siyaset üstü konulardır. Lütfen bizleri gündelik siyasetin içine çekmeyin. Bizler üzerinden toplumda algı oluşturmayın. Allah’a ve onun adaletine inanıyorum. Adalet bu dünyada veya ahirette elbet gerçekleşecektir. Sizi her şeyden önce kendi vicdanınıza bırakıyorum. Vicdanınız rahatsa diyecek başka sözüm yoktur” diyerek açıklamasını sonlandırdı.