Büyük: Gençlere güvenin

Büyük: Gençlere güvenin
Cumhuriyet Halk Partisi Karasu Belediye Başkan Adayı Uğur Büyük gençlere güvenme zamanının geldiğini söyledi. Üniversite eğitimi, belediye iş deneyiminin yanı sıra yüksek lisans eğitimini de yerey yönetimler üzerine aldığını söyleyen Büyük, genç ağırlıklı bir liste ile seçmen karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Büyük, ilk röportajını Sakarya Kuzey’e verdi.
Öncelikle sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
1990 yılında Karasu’da dünyaya geldim. Ailem Trabzon Sürmene’den gelme. İlk ve orta öğrenimimi o dönemki adı 100. Yıl İlköğretim Okulu’nda tamamladım. Liseyi Karasu Atatürk Anadolu Lisesi’nde okuduktan sonra Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü’nü tamamladım. Eğitim hayatımın bir bölümünü Erasmus Programı gereği Polonya’da gördüm. Bu sayede 14 ülke 33 şehir gezme imkanım da oldu. Üniversiteden sonra Karasu Belediyesi Yazı İşleri Müdürlüğü’nde çalıştım. Bu esnada Sakarya Üniversitesi Mahalli İdareler ve Şehircilik alanında yüksek lisans yaptım. 2019 yılında mevcut Belediye Başkanı’nın tutumu dolayısıyla görevden ayrıldık. Evli ve bir çocuk babasıyım.
Belediye başkanı bir babanın oğlu olarak dünyaya geldiğiniz için size “siyasete girme fikri nereden ortaya çıktı” diyemeyiz. Ama şunu sormak mümkün, Karasu Belediyesi’nde çalışırken siyasete girme fikriniz var mıydı?
Aslında böyle bir fikrim yoktu. Ben her belediye çalışanının düşündüğü gibi belediye içerisinde bir kariyer planı yapmıştım. Belediye başkanının değişmesi durumunda kadro değişikliği oluyordu ama ben bunun işini yapan insanların başına geleceğini düşünmüyordum. Karasu Belediyesi’nde pek çok memurun ve işçinin birden fazla başkanla çalıştığını, hatta üç başkanla başkan yardımcısı olarak çalışan isimleri gördüğümüzde kendimizi siyasi kaygı ile işe alınanlar arasında görmedik. Bundan dolayı siyaset yönünde bir kariyer değil, belediyede birim başkanlığı yolunda bir hedeflemiştim. Ancak şartlar bu şekilde gelişti, bence daha da iyi oldu.
Seçim süreci öncesinde bir ortak aday çıkarma girişimi olduğunu biliyoruz. Sizin açınızdan bu masa kurulurken bir ön şart var mıydı? Masada neler yaşandı ve masadan neden sonuç çıkmadı? Bunları sizden dinleyebilir miyiz?
Öncelikle masaya otururken herkesin iyi niyetli olduğundan zerre şüphemiz olmadı. Masaya oturan parti temsilcilerinin de bir ön şartı yoktu. Zaten ilk toplantıda bunu konuştuk. Ardından çok kararlı ve ciddi hazırlıklar yaptık. Saha çalışmaları, anketler yaptık. Aday olabilecek her ismi ayrı ayrı değerlendirdik. Daha sonra adayın hangi partiden çıkacağına ilişkin de bir değerlendirmede bulunduk. Bunun için de sahada anket yaptırdık. Bu anket sonucunda ortak adayın Cumhuriyet Halk Partisi’nden çıkması, adaylarda da bizimle anılan adayların isimlerinin öne çıkması bizim açımızdan önemliydi.
Kimlerin isimlerinin çıktığını söylemenizde sakınca var mı?
Ankette Kerem Bey’in ismi ön plana çıktı. Ki zaten bu beklenen bir şeydi. Zira Kerem Bey geçen seçim Cumhuriyet Halk Partisi’nden seçime girmiş ve muhalefetin oyunu konsolide etmişti. İkinci olarak da benim ismim öne çıkmıştı. Ankette şu an aday olan İyi Parti Adayı Hasan Sarıoğlu ve Saadet Partisi’nin Adayı Oğuzhan Coşkun’un da isimleri sorulmuştu.
Masada yaşananlara dönersek, ne oldu da birliktelik bozuldu?
Başlangıçta tüm parti temsilcileri anket sonucuna göre hareket etmeyi taahhüt etmişti. Ancak anket sonuçları masadakilerin beklentisini karşılamadı. Anladığım kadarıyla parti temsilcileri sağ tandanslı bir parti ve adayın olmasını bekliyorlardı. Anketten böyle bir şey çıkmayınca beklentiler karşılanmamış oldu. Daha açık konuşmak gerekirse diğer partili arkadaşlar adayın İyi Parti’den çıkmasını bekliyorlardı. Halkımız tarafından gösterilen teveccühün bu şekilde olmasını beklemiyorlardı. Bir uzlaşı olmayınca konuyu ile taşıdık. Diğer partilerin il başkanlarının da dahil olduğu bu toplantıda da diğer partilerin ortak fikri adayın İyi Parti’den çıkması yönünde oldu. Bu defa biz de İyi Parti’ye, Karasu’da adayın İyi Parti’den çıkmasına sıcak bakacağımızı söyledik ama Sakarya’nın sadece bir ilçesinde CHP’yi desteklemelerini istedik. Bundaki iyi niyetimizi de şöyle ifade edelim, ilçe ismi bile belirtmedik. Yani biz Karasu’da İyi Parti’ye destek olurken, herhangi bir ilçede CHP’yi desteklemesini istedik. Ancak İyi Parti, Sakarya’nın her ilçesinde hür ve müstakil adaylarla seçime girme kararı olduğunu ifade ettiler. Bu durumda biz de karşı taraftan hiçbir adım görmemiş olduk ve ittifak görüşmeleri sonlanmış oldu.
Diğer partilerin İyi Parti çatısı altında seçime girme kararı olduğunu söylediniz. O halde neden siz masadan ayrıldıktan sonra ittifak görüşmelerine devam etmediler?
Bunu açıkçası ben de merak ediyorum. Ancak bildiğim kadarıyla bir iki görüşme yaptılar. Fakat Cumhuriyet Halk Partisi’nin dahil olmadığı bir ittifak modelinin seçim kazanmaya yetmeyeceğini anladıklarını düşünüyorum.
Ne sizinle ne sizsiz mi yani?
Aynen öyle. Bizim 2019 Yerel Seçimlerinde elde edilmiş 11 bini aşkın oyumuz, genel seçimde alınmış 8 binin üstünde oyumuz mevcutken masaya önyargıdan uzak, ön şart öne sürmeden masaya eşit şartlarda oturduk. Samimi söylüyorum ki bu ittifak için çok çaba harcadım. Başarıya ulaşılmasını da canı gönülden isterdim. Bu kadar formülün birinin öne çıkması ve en azından kabul görmesi gerekirdi diye düşünüyorum.
Bu görüşmelerin zaman kaybı olduğunu düşünüyor musunuz? Bu görüşmelerde yaşanan zaman kaybının seçim sahasında size bir olumsuz dönüşü olacağını düşünüyor musunuz?
Ben yaşadığım hiçbir deneyimi zaman kaybı olarak düşünmem. Aklımızda kalmamış olması önemli. En azından iyi niyetli olarak denedik. Bu görüşmeler esnasında diğer partililerle konuşmuş olduk. En azından aramızdaki önyargıların ortadan kaldırıldığını düşünüyorum. Bu görüşmelerin seçim sahasında bize olumsuz bir etkisi olacağını ya da zaman kaybı olarak döneceğini düşünmüyoruz. Sahaya çıktığımızda bizim söyleyecek çok şeyimiz olacak. Masayı anlatacak değiliz. Önümüze bakacağız.
Yönetimi oluştururken gençlerden kurulu bir ekip göze çarptı. Hatta yönetiminizin yaş ortalamasının çok düşüktü. Bu sizin için bir avantaj mı yoksa handikap mı?
Yönetimi kurarken yüzde 20 genç, yüzde 33 kadın kotası kriterine uyduk. Partimize bu kota getirilirken bunun bilimsel veriler baz alınmıştır. Dolayısıyla bunun kesinlikle avantaj olduğunu düşünüyorum. Parti büyüklerimizden zaten her zaman yararlanmaya devam ediyoruz. Bu partiye verilen hiçbir emeği ziyan etmeyiz. Hiçbir fikri geri çevirmeyiz. Onun için büyüklerimizin fikirlerinden yararlanırken, yönetim kurulumuzdaki dinamizmden istifade edeceğiz. Sahada bu yönetimin avantajını çok daha iyi göreceğimizi düşünüyoruz.
Adaylığınız partinin tüm kademelerinde kabul gördü mü yoksa mecburi bir adaylık süreci sonunda mı sahaya çıktınız?
İttifak görüşmeleri sonuçsuz kaldıktan sonra sayısız toplantı gerçekleştirdik. Kadın Kollarımız, Gençlik Kollarımız bu toplantılara dahil oldu. Genişletilmiş toplantılar yaptık ve istişarelerde bulunduk. Son olarak da partimize emeği geçen büyüklerimizle değerlendirmede bulunduk. Bizim adaylığımız tam bir uzlaşı ile ortaya çıktı. Partimizin desteğini sonuna kadar hissettiğimizi söyleyebilirim. Benim de belediyeden ayrıldıktan sonra orta vadedeki hedeflerim arasında belediye başkanlığı vardı. Dolayısıyla aday olmamız ne bir mecburiyet ne de bir sürpriz değildi. Biz belediye başkanı bir babanın oğlu, belediyecilik tecrübesi olan bir yönetici, Mahalli İdareler eğitimi almış bir siyasetçi olarak Karasu’nun geleceğini şekillendirmeye talibiz.
Gazetemiz yayınlandığında belediye meclis listeniz açıklanmış olacak. O nedenle nasıl bir liste hazırladığınızı sormamızda sakınca yok diye düşünüyorum. Nasıl bir listeniz olacak?
Karasu’nun her kesimine hitap eden bir liste olacağını söyleyebilirim. Karasu’nun neye ihtiyacı olduğunu çok iyi biliyoruz. Listemizde yine kadın ve gençlere ağırlık vereceğiz. İhtiyacımız olan meslek gruplarına da yer vereceğiz. Biz seçimi kazandığımız günün ertesinde göreve başlamaya hazırız. Başkan yardımcılarımız dahi belirlenmiş durumda. Her kesimin kolaylıkla oy verebileceği ve oy verdikten sonra kimsenin pişman olmayacağı bir liste hazırladık.
Belediye’yi kazanmanız durumunda ana kademede değişiklik olacak mı?
Bir başkan kendi ekibi ile gelir. Biz göreve geldiğimizde başta memur başkan yardımcıları olmak üzere, birim müdürlerinde büyük oranda değişiklik yapacağız. Görevini layığı ile yapan birim amirleri ile çalışmaya devam edeceğiz. Ancak biz göreve geldiğimizde kimsenin ekmeği ile oynamayacağız. Ben eski bir belediye çalışanı olduğum için belediyenin iç işleyişi hakkında bilgi sahibiyim. Haksızlığa uğrayan bir belediye çalışanı olarak, herkesin hakkına saygı göstereceğiz. Sosyal ve sendikal haklara saygılı olacağız.
Yeni kişileri işe alacak mısınız? İş vaadinde bulunacak mısınız?
Karasu Belediyesi hizmet etme yeridir. İhtiyaç olmayan hiçbir alana eleman almayacağız. Ancak hizmetin aksamaması adına personel almamız gerektiğinde önceliğimiz mevcut yönetim tarafından haksız yere işten atılanlar olacaktır. Bu arkadaşlarımıza haksızlık yapıldı. Biz de bu haksızlığı sürdürmeyeceğiz.
Nasıl bir yönetim hayal ediyorsunuz?
Karasu Belediyesi ve Karasu bundan sonra Karasu’nun öz evlatları tarafından yönetilecek. İşe alımlarda Karasu’nun öz evlatlarına öncelik vereceğiz. Samimi ve şeffaf bir yönetim anlayışı belirleyeceğiz. Sosyal belediyecilik kavramının sindirilmesini sağlayacağız. Sürekli gelir kaynaklarına sahip, geliri giderinden fazla bir ilçe, üreten bir belediye hayalimiz var. Bunu da gerçekleştireceğimizi düşünüyoruz.
Vizyon projeleriniz var mı?
Belediye Meclis Üyelerimizi tanıttıktan sonra vizyon projelerimizi de halkımız ile paylaşacağız. Aday tanıtım ve lansman toplantımızda bu projelerimizi de açıklayacağız.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve Uğur Büyük’ün halkta karşılık bulacağına inanıyor musunuz?
Karasu halkı 80li 90’lı yıllarda sosyal demokratlara oy verdi. Hatta 2000’e kadar Karasu’da sol oylar baskındı. 2019 seçiminde aldığımız oy bizi heyecanlandırmaya yeterli. Biz hem Cumhuriyet Halk Partisi’nin hem de Uğur Büyük’ün Karasu’da ciddi bir teveccüh göreceğine inanıyoruz. Değişen belediyecilik anlayışı bizimle burada yer bulacaktır. Ekrem İmamoğlu, Yılmaz Büyükerşen modeli bir belediyecilik yapacağız. Bunu da halkımıza anlatacağız. Karşılık bulacağımızı ve tercih edileceğimizi de biliyoruz.
Son olarak Sakarya Kuzey okurlarına ne söylemek istersiniz?
Karasu Halkı değişimden korkmasın. Bir beş yıl daha alışkanlıklarımızın kurbanı olursak Karasu çok şey kaybeder. Biz Karasu’nun sosyal belediyecilik anlayışına, Cumhuriyet Halk Partisi modeli bir bakış açısına ihtiyacı olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki süreçte halkımıza bunu anlatacağız. Karasu’yu gerçek potansiyeline ulaştıracağımıza inanıyoruz. CHP’li Büyükşehir belediyelerimizin destekleri ile Karasu’muza çok farklı hizmetleri getireceğimizi söyleyebiliriz. Allah izin eder, seçmenimiz de teveccühte bulunursa 1 Nisan sabahından itibaren Karasu’da çok köklü bir değişim yaşanacak.