SUSUZ YAZ

Karasu ilçemiz, bugüne kadar yaşadığımız en büyük su sorununu bu yaz yaşadı. Yerin 10 metre altı tam bir su deposu durumundayken yaşanılan susuzluğun adını anladığımı söyleyemem.
Bulunduğumuz bölgede turizm adına tam doluluk sağladığımız aylar Temmuz ve Ağustos’tur. En hareketli zamanda üstelik akıllarda da yokken ortaya çıkan bu durumun arka planında hangi hesaplaşma vardır? Kim kiminle neyin hesabını yaptı? Karasu için hiç de iyi olmadı. Ağustos ayı ile birlikte gelen susuzluk, sezon sonu rüzgârının da erken esmesini sağladı.
Ruhsatını almış, temel kazısını tamamlamış arsanın önünden geçmeye çalışıyorum. Yetmiş beşlik boru ile temeldeki su tahliye edilmeye çalışılıyor. Üç gün boyunca su basma işlemi devam etti. Anlaşılacağı gibi yerin altına bir kat inebilmek için yapılan çalışmada temeldeki su tüketilemiyor. Çok kısa zamanda çok kapasiteli kuyuları harekete geçirmek mümkün olduğu halde neden uygulamaya konmadı? Üstelik geçmiş dönemlerde yaşanılan su sorunlarında bu yöntem kullanılarak çok iyi sonuçlar alınmıştı.Eylül ayının ikinci haftasına girdiğimiz şu günlerde yavaş yavaş iyileşme yaşamaya başladık.Tablo bu olduğuna göre susuz geçen yazın ardından kış döneminde çözüm üretilmez ise önümüzdeki yaz, daha da kötü olabilir. Seçilmiş ya da seçilmemiş yetkili makamların konuyu doğru değerlendirerek gündemden kaldırmasını bekliyoruz.
Kuraklıkla gelen tarım ürünlerindeki üretim sıkıntısına, denizdeki yokluk da katılmış bulunuyor. Bölge balıkçısının ekonomisini Karadeniz’deki palamut balığı belirler. Diğer balıklar ise sadece teferruattır. Onda da maalesef hiçbir ışık görünmüyor.
Denizimizdeki dalgalar da Ağustos ayında adeta coşmaya başladı. Denize girmek yasaktır anonsları ile evlerine dönenler, musluktaki fıs sesi ile ayrı bir şaşkınlık yaşadılar.Susuz yazdan geriye bu izlenimler kaldı. Dileyelim seneye böyle olmasın.