Recep Özdemir, “Ekonomi üzerine kısa kısa”
Ekonomi üzerine kısa kısa
– I –
Geçen yıl fındık taban fiyatı kilogram başına 80 TL olarak açıklandı, fındık hasat döneminin başlamasıyla pazara indi, pazara inen fındık kısa zaman içerisinde 120 TL’ye ulaştı. Ve hatta bir miktarda geçti.
Bu yıl fındık taban fiyatı 132 TL olarak açıklandı fakat bir anda değer ve itibar kaybederek 105li rakamlara demir attı.
Oysa ekonomide geçen yılla bu yıl arasında çok ciddi bir enflasyon farkı var. Yakıt fiyatından, gübre fiyatından ve ilaç fiyatından bu bellidir. Kısaca fındık üreticisinin masrafı artmış ama geliri hatırı sayılır ölçüde azalmıştır. Bölgemizden Avrupa’da çalışan pek çok işçi vardır, onlara sorulabilir. Şu anda Avrupa’nın herhangi bir ülkesinde kavrulmuş fındığın kilogram fiyatı 29 euro civarıdır. Bunu TL’ye çevirirsek 1100’TL civarlarındadır. Bunun 3’te 2’sini bile abartarak masrafa çıksanız kabuklu fındığın fiyatı en az 350 TL olmalıdır.
Bunu Google Amca ile de sorgulayabilirsiniz. Avrupa’da bizden sonra en fazla fındık üreten ülke İtalya’dır. 2024 yılında İtalya’da kabuklu fındık fiyatları kaliteye göre 7.60 euro ile 8.30 Euro arasında değişmektedir. (288 TL ile 314 TL arasında)
Fındıkta durum böyle de diğer tarım ürünlerinde durum farklı mı ? 2023 yılında ton başına ekmeklik buğday 8,250 TL makarnalık buğday ise 9,000 TL olarak açıklandı. 2024 yılında buğday ton başına 9,250 TL makarnalık buğday ise 10,000 TL olarak fiyat verildi. Kısaca buğday üreticisinin girdileri en az %100 artmışken ürettiği ürüne verilen değer %10 seviyelerinde kaldı. Geçen yıl serbest piyasada fındık hızla değer kazanmaya başladı. Tam o esnada TMO Samsun Ofisinden piyasaya fındık sürüldü doğal olarak da fındık fiyatının yükseliş trendi düştü. Vatandaşın tepkisi üzerine durum sorulduğunda 3.9.2023 tarihinde Samsun’da meydana gelen sel felaketinde TMO rezervlerinde bulunan 550 ton kabuklu fındığın suya maruz kaldığı, bu fındığın yarısının zarar gördüğünü, zararın tazmini için sigorta şirketine devredildiği bildirilmiştir. Oysa fındıklar gerçekten suya maruz kalsa dahi sigorta şirketi hasıl olan zararı öder, fındıkları devralmaz. Yani dam üstünde saksağan…
Kısaca yoksulun, çiftçinin sırtından doyan doyana.
-II-
İstanbul’da yeni havalimanı 29 Ekim 2018 tarihinde resmi 6-7 Nisan 2019 tarihinde ise gerçek anlamda açıldı. Buna göre havalimanı işleten İGA’nın devlete ilk kira ödemesi 2020 yılında gerçekleşecekti. Fakat İGA devlete herhangi bir kira ödemediği gibi ödemesi gereken 1.3 milyar Euroluk borç 2042’ye ertelendi. 2042’ye kim öle kim kala…
-III-
Demirören grubu basın alanında yatırım yapmak için çiftçi bankası olan Ziraat Bankası’ndan milyar dolara yakın kredi aldı. Asıl görevi ülkemizde tarımın geliştirilmesi çiftçilerin desteklenmesi olan Ziraat Bankası genel müdürü verilen bu kredi için “ Paramız vardı verdik” demişti. Geçen süre zarfında Demirören’in borcuna dokunulmadı. Son Sayıştay raporunda borcun aynen durduğu ve karşılığında hiçbir şey yapılmadığı ortaya çıktı. 2022 denetim raporuna göre Demirören ailesinin Ziraat Bankası’na 895 milyar dolar ana para 25 milyon dolar da faiz borcu bulunuyor. Vatandaşın cuzi miktarda borcu için anasını ağlatan banka söz konusu Demirören olunca…
Demirören ailesinden Tayfun Demirören’in Almanya’da kurduğu Mikare Real Estate adlı emlak şirketinin 2020’de aldığı 240 milyon euroluk krediyi ödemeyince Alman yargısı hemen devreye girdi ve şirket hakkında iflas kararı verdi. İflas idaresi olarak da bir avukat görevlendirildi. Tayfun Demirören’in şirket üzerindeki yetkileri de durduruldu.
Bizde sadece hamaset, beğenmediklerimizde ise adalet, adalet…