Köşe Yazıları

Kenan Tiryaki, “Soyuluyoruz”

TFF’nin yeni başkanı inciler (!) dağıtmaya devam ediyor fakat bu inciler kendi bünyesini biraz daha zengin edip kurumuna servet kazandırırken, büyük bir çoğunluğun canını iyice yakmaya başladı.
Canı yanan birinci sıradaki camia futbol antrenörleri. Öyle ki bu büyük bir camia olan antrenörü arkadaşlar, son açıklanan antrenör belgesini yükselmek için uygulamaya koyduğu rakamlar inanılmaz ve ödenmesi mümkün olmayan boyutlara çıkarıldı.
O rakamları ödemek yüzde doksan dokuz için mümkün değil.
Ödeme imkanları olanlarda ya babalarından kalan mirasın bir parçasından ödeyecek, yahut bankalardan kredi çekip ödeyecek ve sonrasında ise taksitle faizi ile birlikte uçuk rakaları bankalara ödeyecek. Yani borçlanacaklar.
Çok azınlık bir kesimde profesyonel takım çalıştırdıkları için sorun olmayacak bu rakamlar.
Yani deyim yerinde ise antrenör arkadaşlarımızın mesleki anlam da önleri kesilecek. Ülkede çok azınlık ve üst tabaka bir kaç antrenör saltanatlarını sürdürmeye devam edecekler.
Her sezon dönüşümlü olarak üst klasman gruplarında takımları çalıştırmaya devam edecekler, parası olmayıp diplomasını yükseltemeyen yetenekli genç arkadaşlarımız ise onları izlemeye devam edecekler…
Değerli meslektaşlarım sömürüye dur diyelim!
Diyeceğim amma sokağa çıksam arkamda bir kaç antrenör arkadaştan başka kimselerin olmayacağına adım gibi eminim.
Bu konuda yazdığım bu kaçıncı yazı bilmiyorum ama sonu da gelmeyecek gibi.
Zaten kimsenin de pek taktığı yok bu yazıları çünkü hiç bir olumlu tepki almadım bu güne kadar ve bundan böylede olumlu bir tepki gelmeyecek.
Demek ki bütün meslektaşlarım, var olan bu durumdan memnun. Demek ki herkesin parası pulu var ki bu rakamları dert etmiyorlar kendilerine.
TFF’nin son aldığı karala bitlikte antrenör güncelleme fiyatları yüzde beş yüz artırılarak rekor seviyeye ulaştı.
TFF son bankalardan sonra kâr eden en kârlı kuruluş haline geldi.
Dediğim gibi bu gayet normalmiş gibi kimseden tık yok.
Gelin şöyle ülkemizdeki ücretlilerin durumuna yakından bir göz atalım.
Asgari 1 aylık ücret 17.000 TL olan bir ülkede, en düşük emekli maaşı 12.500 TL.
Sözleşmeli öğretmenler asgari ücrete  talim ediyor. Yirmi yıllık bir öğretmen azami 30 bin TL.
Bu konuda en şanslı grup imamlar. Günde toplam iki saat çalışıp 50 bin TL maaş alıyorlar yani.
Okuduk okuduk da bir onbaşı olamadık (pardon) imam olamadık…
TFF’de 2 saat online eğitime 16.000 Lira isteyerek, Türk antrenörlerimizi avanak yerine koyuyorlar.
Peki soru şu: Futbolun neyi değişiyor?
Futbolu yaptınız diye sorup yine kendim cevaplayacağım.
Futbol biçim ülkemiz de 5 bilinmeyenli denklem.
TFF’nin eğitim düzenine bir bakacak olursak, Allah aşkına milleti sömürmekten başka bir düzen değil.
Ben 50 yıldır futbolun içindeyim değişen sadece milleti sömürenler, birleri gidiyor, diğerleri geliyor.
Topa göre pozisyon al, sağa koş, sola koş, öne koş, hoplayıp zıpla başka ne var.
Bunu için mi 16 bin TL alacaklar? Kimlere gidecek bu paralar? Asalaklar dolmuş Türk Futbolunun içine, her gelen ne götürürüm peşinde.
Bu haksız kazanca da bizim futbol antrenörler itiraz bile etmiyor, edemiyorlar maalesef. Nasıl edelim ki, sıkıysa bir eylem yapmak için demokratik hakkımızı kullanmak için sokağa çıkalım da neticeyi görürsünüz.
Kendimiz nerde buluruz Allah bilir.
Yada o sokağa çıkmayı göze alacak babayiğit antrenör arkadaşlarımız eğer varsa, bir daha amatör altyapılarda dahil hiçbir takımı çalıştıramazlar yani mimlenirler vesselam.
O yüzden seminerlerde dahil olmak Kuzu kuzu gidip bizden istenen paraları ödüyoruz. Belki bir umut takım bulup da çalıştıracağım diye…
Tabi araya hatırı sayılır torpil bulabilinirse.
Bakın şimdi buradan yazıyorum. Çok takım liglerde çekilecek, bu piyasalar ve bu  çalmaya devam eden düzen sürdükçe…
Tabi kulüpler kapılarına kilit vururlarsa, antrenörler takım arayacaklar çalıştıracak.
Yeni TFF ve yönetimi de  dahil olmak takımları sahalarda tutmak için hiç bir çözüm üzere,hiç bir çözüm üretmeyenler, hala milletten ne kadar avanta para koparırımın peşinde.
Yazık çok yazık. Türk futbolu bitiyor!
Sağlık ve esenlikle…
SOYULUYORUZ!!
TFF’nin yeni başkanı inciler (!) dağıtmaya devam ediyor fakat bu inciler kendi bünyesini biraz daha zengin edip kurumuna servet kazandırırken, büyük bir çoğunluğun canını iyice yakmaya başladı.
Canı yanan birinci sıradaki camia futbol antrenörleri. Öyle ki bu büyük bir camia olan antrenörü arkadaşlar, son açıklanan antrenör belgesini yükselmek için uygulamaya koyduğu rakamlar inanılmaz ve ödenmesi mümkün olmayan boyutlara çıkarıldı.
O rakamları ödemek yüzde doksan dokuz için mümkün değil.
Ödeme imkanları olanlarda ya babalarından kalan mirasın bir parçasından ödeyecek, yahut bankalardan kredi çekip ödeyecek ve sonrasında ise taksitle faizi ile birlikte uçuk rakaları bankalara ödeyecek. Yani borçlanacaklar.
Çok azınlık bir kesimde profesyonel takım çalıştırdıkları için sorun olmayacak bu rakamlar.
Yani deyim yerinde ise antrenör arkadaşlarımızın mesleki anlam da önleri kesilecek. Ülkede çok azınlık ve üst tabaka bir kaç antrenör saltanatlarını sürdürmeye devam edecekler.
Her sezon dönüşümlü olarak üst klasman gruplarında takımları çalıştırmaya devam edecekler, parası olmayıp diplomasını yükseltemeyen yetenekli genç arkadaşlarımız ise onları izlemeye devam edecekler…
Değerli meslektaşlarım sömürüye dur diyelim!
Diyeceğim amma sokağa çıksam arkamda bir kaç antrenör arkadaştan başka kimselerin olmayacağına adım gibi eminim.
Bu konuda yazdığım bu kaçıncı yazı bilmiyorum ama sonu da gelmeyecek gibi.
Zaten kimsenin de pek taktığı yok bu yazıları çünkü hiç bir olumlu tepki almadım bu güne kadar ve bundan böylede olumlu bir tepki gelmeyecek.
Demek ki bütün meslektaşlarım, var olan bu durumdan memnun. Demek ki herkesin parası pulu var ki bu rakamları dert etmiyorlar kendilerine.
TFF’nin son aldığı karala bitlikte antrenör güncelleme fiyatları yüzde beş yüz artırılarak rekor seviyeye ulaştı.
TFF son bankalardan sonra kâr eden en kârlı kuruluş haline geldi.
Dediğim gibi bu gayet normalmiş gibi kimseden tık yok.
Gelin şöyle ülkemizdeki ücretlilerin durumuna yakından bir göz atalım.
Asgari 1 aylık ücret 17.000 TL olan bir ülkede, en düşük emekli maaşı 12.500 TL.
Sözleşmeli öğretmenler asgari ücrete  talim ediyor. Yirmi yıllık bir öğretmen azami 30 bin TL.
Bu konuda en şanslı grup imamlar. Günde toplam iki saat çalışıp 50 bin TL maaş alıyorlar yani.
Okuduk okuduk da bir onbaşı olamadık (pardon) imam olamadık…
TFF’de 2 saat online eğitime 16.000 Lira isteyerek, Türk antrenörlerimizi avanak yerine koyuyorlar.
Peki soru şu: Futbolun neyi değişiyor?
Futbolu yaptınız diye sorup yine kendim cevaplayacağım.
Futbol biçim ülkemiz de 5 bilinmeyenli denklem.
TFF’nin eğitim düzenine bir bakacak olursak, Allah aşkına milleti sömürmekten başka bir düzen değil.
Ben 50 yıldır futbolun içindeyim değişen sadece milleti sömürenler, birleri gidiyor, diğerleri geliyor.
Topa göre pozisyon al, sağa koş, sola koş, öne koş, hoplayıp zıpla başka ne var.
Bunu için mi 16 bin TL alacaklar? Kimlere gidecek bu paralar? Asalaklar dolmuş Türk Futbolunun içine, her gelen ne götürürüm peşinde.
Bu haksız kazanca da bizim futbol antrenörler itiraz bile etmiyor, edemiyorlar maalesef. Nasıl edelim ki, sıkıysa bir eylem yapmak için demokratik hakkımızı kullanmak için sokağa çıkalım da neticeyi görürsünüz.
Kendimiz nerde buluruz Allah bilir.
Yada o sokağa çıkmayı göze alacak babayiğit antrenör arkadaşlarımız eğer varsa, bir daha amatör altyapılarda dahil hiçbir takımı çalıştıramazlar yani mimlenirler vesselam.
O yüzden seminerlerde dahil olmak Kuzu kuzu gidip bizden istenen paraları ödüyoruz. Belki bir umut takım bulup da çalıştıracağım diye…
Tabi araya hatırı sayılır torpil bulabilinirse.
Bakın şimdi buradan yazıyorum. Çok takım liglerde çekilecek, bu piyasalar ve bu  çalmaya devam eden düzen sürdükçe…
Tabi kulüpler kapılarına kilit vururlarsa, antrenörler takım arayacaklar çalıştıracak.
Yeni TFF ve yönetimi de  dahil olmak takımları sahalarda tutmak için hiç bir çözüm üzere,hiç bir çözüm üretmeyenler, hala milletten ne kadar avanta para koparırımın peşinde.
Yazık çok yazık. Türk futbolu bitiyor!
Sağlık ve esenlikle…