Dünya kupası biz ve üçüncü dünya ülkeleri

Çok ilginç bir dünya kupası turnuvası ile karşı karşıyayız. Başlamasına 10 kala Katar Devleti, Hindistan’dan, Pakistan’dan, Afrika’dan para karşılığı seyirci taşıması ile dünya gündemine geldi.
Turnuvaya iki gün kala ise ev sahibi Katar açılış maçında Ekvator takımının oyuncularına kendilerini yenmemeleri karşılığında 7,5 milyar teklifi ettiği gündeme oturdu.
Yarım gün kala ise seyircilerin ve Fransız İngiliz takımlarının LBGT renkleri ile eşcinselliğe özgürlük anlamına gelen renkler ile sahaya çıkacaklarını belirtince ortalık iyice karıştı.
UEFA olaya el koydu koymasına ama bir türlü karar veremediler bu yapılacak protestonun cezai bir işlem gerektirip gerektirmeyeceği noktasında.
Yani kimin ne yapacağı, ne edeceği henüz kestirilebilmiş değil UEFA tarafından.
Diğer yandan ev sahibi Katar, içki yasağı yok demesine rağmen turnuvaya iki gün kala içki satışını yasakladığını duyurdu medyaya.
Yani işler gittikçe sarpa sarıyor açılış maçına bir saat kala. En en en önemlisi ise tabi ki çevre ve sağlık konusu.
UEF Yetkilisi Dr. Ionnidis “FIFA siyasi meseleleri oyunların dışında tutmak istiyor ama kendisi de politik bir organizasyon ve kaçınılmaz olarak politik kararlar almak zorunda” diye konuşarak doların ve petrolün ne kadar ağırlıklı olduğunun altını çizdi.
Bu arada hatırlatmamda fayda var.
Rusya’nın Dünya Kupası’ndan ihraç kararı Polonya, Çekya ve İsveç’in takımlarının Ukrayna işgali nedeniyle Rusya karşısında oynamayı reddetmelerinin ardından alınmıştı.
İklim değişikliği meselesi ise bambaşka bir boyut kazanmış durumda. FIFA, Katar’daki Dünya Kupası’nın “ilk karbon nötr turnuva” olacağını iddia etmişti.
FIFA’ya göre Dünya Kupası’nda 3,6 milyon ton karbon üretilecek ve bu üretim bazı inisiyatiflerle dengelenecekti.
Gelgelelim dünya çevreciler örgütüne göre FIFA’nın ‘Katar’da karbon nötr Dünya Kupası’ iddiası yanıltıcı ve tehlikeli…
2022 Dünya Kupası, çöldeki bir stadyum nasıl serinletilir? Elbette ki çok büyük merak konusuydu. Çevreciler ise bu iddianın “tehlikeli ve yanıltıcı” olduğunu, organizasyonun aslında söylenenin üç katı daha büyük bir karbon ayak izi ortaya çıkaracağını söylüyor.
Bilim dünyası ve uluslararası üniversiteler devreye girerek analiz araştırması yaptılar.
Lancaster Üniversitesi’nden Mike Berners-Lee “FIFA’nın karbon ayak izi tahminini inceledik ve 10 milyon tonun çok üzerinde olduğunu düşünüyoruz, yani en az üç katı” diye açıklama yaptılar.
Bu arada Manchester Üniversitesi’nden iklim uzmanı Prof. Kevin Anderson da FIFA’nın iddiasının “Çok yanıltıcı ve tehlikeli olduğunu” vurguladı.
Anderson, “Bu turnuvanın doğrudan bir insani maliyeti olacak. Bir spor organizasyonu için dev bir miktar bu. Bu emisyonların etkileri dünya çapında hissedilecek” diye konuştu.
Bilim insanları, FIFA’nın sürdürülebilirlik stratejisindeki karbon hesaplamalarının hatalı olduğunu, şüpheli karbon dengeleme uygulamasının sorumluluğunun taraftarlara yüklendiğini söylüyor.
Ülkesine yönelik sert eleştiriler karşısında Katar Emiri Tamim Bin Hamad Al Thani şöyle konuştu:
“Onlarca yıldır Orta Doğu kendisine yönelik ayrımcılıktan müzdarip oldu. Bu ayrımcılık insanların bizi yeterince tanımamalarından ya da kimi durumlarda bizi tanımayı reddetmelerinden kaynaklanıyordu” diyen Katar Emiri ülkesinin kaydettiği gelişmeden, reform ve ilerlemelerden de gurur duyduğunu söyledi.
Ancak tüm açıklamalara ve gizemli olaylara rağmen, dünya kupası turnuvası pazar günü akşam saat 19:00’da Katar-Ekvator maçı ile start alacak.
Katar 2022’nin başlama saati yaklaştıkça gerek saha içi gerekse saha dışı tartışmalar ve protestolar devam edecek gibi görünüyor.
Bu yılki Dünya Kupası’nda futbolun dışında çok şeye gebe ve çok değişik manşetler görmeyi sürdürebiliriz.
Bir manşette benden değerli okuyucular.
Bakın bu Dünya Kupası turnuvasında kimler var kimler, kimler. Katar, Ekvator, Senagal, İran, Suidi Arabistan, Avusturalya, Tunus, Kostarika, Japonya, Kanada, Fas, Kamerun, Gana, Güney Kore…
Üçüncü Dünya ülkelerinin takımlarının katıldığı bu Turnuvada maalesef biz yokuz. Çok ilginç değil mi? Varın futbolumuzu ve yansımalarını şöyle bir düşünün ve değerlendirmenizi yapın. Bence içler acısı bir durum. Ama atı alana Üsküdar’ı çoktan aşmış gitmiş yapacak bir şey yok.
Kalın sağlıcakla, selam ve dua ile…