Aldığım sorumluluğun farkındayım

Aldığım sorumluluğun farkındayım

Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili Adayı Hüseyin Ekşi, “Kuzey bölgesinin adayı” olma sloganı ile yola çıktıklarını, gelinen noktada ise üstlerindeki sorumluluğun daha da arttığını söyledi. Ekşi, Sakarya Kuzey’in sorularını yanıtladı.

Adaylıktaki yerinizi bekliyor muydunuz?

“Cumhurbaşkanlığını rüyasında görmeyen azalığa adaylığını koymasın” derler. Kuzey bölgesinden bir ismin listenin üst sıralarında yer almasını bekliyorduk. Aday adayı olurken de bu durumu ifade etmiştik. Ancak Recep Amcam (Recep Ali Küçük) aday olunca kendisinin yer alacağını düşünmüş ve bunu da yüksek sesle dile getirmiştik. Ancak şartlar bu şekilde değişiklik gösterdi ve takdir bizden yana oldu. Sorunuzun yanıtına gelince hem bekliyorduk hem de beklemiyorduk. Bizde görev istenmez verilir. Bize de görev verilmiş oldu. Hepsi bu.

Recep Ali Küçük ile iletişiminiz nasıl? Aday adaylığı sürecinde ve aday listesinin açıklanmasının ardından görüşmeleriniz oldu mu?

Recep Amcam, benim babamın arkadaşıdır. Ben dün de kendisine “Amca” diye hitap ediyordum bugün de aynı şekilde. Aday adayı olmadan kendisi ile istişare ettim ve destek istedim. Hatta şunu söyleyeyim, ailem dışında ilk danıştığım kişi Recep Amcamdır. Kendisi de benim aday adayı olmamı teşvik etti. Listeye kendisinin değil de benim girmem noktasında da görüş belirttiğini biliyorum. Aday adaylığı sürecinde pek çok ziyaretimizi birlikte gerçekleştirdik. İletişimimizi hiç koparmadık. Aday listesinin açıklanmasının ardından da ilk görüştüğümüz kişiler arasında Recep Amcam yer aldı. Kendisi de benim listede yer almamdan duyduğu mutluluğu dile getirdi. “Biz bu işlere geçtiğimiz pazartesi başlamadık” diye bir afiş görmüştüm. Biz dün Ülkücü olmadık. Bu davaya fitne sokmak, küçük çekişmelerden medet umanlar umduklarını bulamayacaklardır.

Aday adaylık sürecinde sahadaki gözleminiz ne oldu? Sahada avantajlı durumda mısınız yoksa Cumhur İttifakı’nın seçimdeki işi zor mu?

Kazanılmamış hiçbir seçim kolay değildir. Aday adaylık sürecindeki çalışmamız ile adaylık sürecindeki çalışmamız çok farklı olacak. Yine vatandaşların da aday adaylık sürecindeki tavrı ile adaylık sürecindeki tavrı farklı olacaktır. Seçim kolay da olsa, seçmen Cumhur İttifakı’na oy vermek için sıraya da girse biz çalışmalarımızı sonuna kadar sürdüreceğiz. Ama şunu öncelikle ifade edeyim ki sahada vatandaşın teveccühü oldukça fazla. Cumhur İttifakı Cumhurbaşkanı Adayımız Recep Tayyip Erdoğan’a da Cumhur İttifakı içinde Milliyetçi Hareket Partisi’ne ilgi de oldukça yüksek. Bu ilgi elbette Ülkücülerin üstündeki sorumlulukları artırmaktadır.

Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili Aday Listesi ilk açıklandığında tepkiler nasıl oldu?

Milliyetçi Hareket Partisi 54 yıllık mazisi olan, siyasi hafızası güçlü, stratejisi bilimsel temellere dayanan bir partidir. Sakarya listesi de belli dengeler ve istişareler sonucunda şekillenmiştir. Herkesin memnun olması mümkün olmasa da genel kabul görecek bir liste olduğu ortada. Ülkücüler listelerle, kişilerle değerlendirilemez. Listedeki isimleri değil listenin bütününü düşünürsek dengeli bir liste oluşturulmaya gayret edildiği görülüyor. Listeyi ilk görenlerin tepkileri de bu yönde oluyor. Dediğim gibi listedeki isimler açısından da bakılsa listenin yapılış şekline de bakılsa Ülkücü çizgiden çıkılmadığı görülür.

Aday adayı olan ve liste dışında kalan diğer isimlerle görüşme şansınız oldu mu?

Bir kere şunu söyleyeyim ki, listenin dışında kalan isimleri listeye yazsanız da sırıtma olmazdı. Başvuruda bulunan isimlerin her biri kendini dava konusunda ispatlamış, Ülkücülükleri tartışılamayacak isimler. Liste dışında kalan pek çok arkadaşımızla listenin açıklanmasının hemen ardından görüştük. Perşembe gece yarısına kadar neredeyse görüşmediğimiz aday adayı kalmadı. Hiçbiri de sitemde bulunmadı. Listenin oluş şeklinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Listenin dışının listenin içi kadar kıymetli olduğu, liste açıklanmadan önceki söylemlerin listenin açıklanmasının ardından devam ettiği başka bir siyasi oluşum yoktur. Allah, bize bu denli birlik içinde, bu denli kişisellikten sıyrılmış bir davada siyaset yapma imkanı sağladığı için ne kadar şükretsek azdır.

Bundan sonraki stratejiniz ne olacak? Sahada hangi argümanları kullanacaksınız?

Biz Milliyetçi Hareket Partisi’nin çizgisini benimsemiş, bu davanın içine doğmuş bir kardeşiniziz. Bu güne kadar bildiğimiz doğruları söyledik. Yanlışların karşısında yer aldık. Başta Karasu ve Kocaali olmak üzere Kuzey bölgemizde çalışma yoğunluğumuz olacak. Bunun yanı sıra Sakarya Merkez’de ve diğer ilçelerde pek çok bağlantımız var. Bu bağlantılarımızı da harekete geçireceğiz. Bu seçimde tüm argümanları, tüm yolları kullanarak vatandaşlarımıza ulaşmaya gayret edeceğiz.

Kuzey bölgesinin adayı olma anlayışında olacak mısınız?

Bu bölgeden uzunca bir süreden bu yana milletvekili çıkmadığı gerçeği hepimizin malumu. “Milletvekilinin bölgesi olmaz” diyoruz ama milletvekilinin daha iyi bildiği bölge olması da normaldir. Kişinin doğduğu, büyüdüğü, sorunları ile yoğrulduğu bölgesini dert edinmesi de kimseyi rahatsız etmez. Bu nedenle bu bölgeden seçilmiş kişi öncelikle bölgesinin sorunları ile ilgilenir. Biz de bu bölgenin sorunları ile ilgilenmek zorundayız. Bu bölgede bugüne kadar yaşanan milletvekili eksikliğine son vermek de inşallah bize nasip olur. Biz de sorunların çözümüne vesile oluruz.

Hedef kitlenizde hangi yaş kategorisi var? Sizce seçimin kaderini hangi yaş grubu etkileyecek?

Bir defa şunu söyleyeyim ki toplumu, gençleri harflerle kategorize edip, istikamet çizmeye kalkanlar sandıkta ağır bir hayal kırıklığına uğrayacak. Seçimi her yaş kategorisi ortak etkileyecek. Elbette birilerinin, hayatında ilk defa oy kullanmaya hazırlanan gençlerden beklenti içinde olması normaldir. Ancak sosyal medya üzerinden algı oluşturmaya çalışanlar umduklarını bulamayacaktır. Sosyal medyada bir iki video ile gündem oluşturmaya çalışanları Ülkü Ocakları’nda Kur’an okuyan gençler yenecektir. Türkiye Tiktok ile Instagram ile yönetilecek, istikamet çizilecek, idaresi değiştirilecek bir ülke değildir. Gelecekten umutsuzluğa kapıldığınızda Ülkü Ocaklarımıza bakın. Bu ülkenin geleceğini şekillendirecek gençler orada durmaktadır. Yine emeklilere vaatlerde bulunarak, milleti para ile satın almaya çalışma çirkinliğine düşenler de muratlarına eremeyecektir. Seçimin kaderini ne onların harflere mahkum etmeye çalıştığı gençler ne de rüşvetle oylarını satın alacakları emekliler tayin etmeyecektir. Milletimiz topyekun bir aydınlanma ile topyekun bir anlayışla Cumhur İttifakı’na yönelecektir.

Peki hangi yöntemlerle, hangi argümanlarla seçmene ulaşmayı planlıyorsunuz?

İletişim çağında tüm imkanları kullanmak caiz. Legal olan, ahlaki olan, ilkelerimize ters düşmeyen her yöntemle vatandaşımıza ulaşmaya gayret edeceğiz. Seçime sınırlı bir zaman dilimi kaldığı için bu süreçte kitle iletişim sistemlerinden faydalanacağız. Yüz yüze ziyaretlerimize olabildiğince önem vereceğiz. Bunun yanında elbette sosyal medya paylaşımlarımıza ağırlık vereceğiz. Sıkılmadık el bırakmayacağız, gerek yanına giderek gerek kitle iletişim sistemleri ile gerekse sosyal medya ile her seçmene her gönüle ulaşacağız.