Köşe Yazıları

Adil dünya inancı

Bu yazımda sizlere hepimizin zihninin kendini koruma işlevlerinden biri olarak çalışan ‘Adil Dünya İnancı’ndan bahsedeceğim. Bu inanç dünyanın adil bir yer olduğu ve insanlarında ne hak ediyorlarsa onun karşılığını gördükleri önermesinden beslenir. Ne kadar iç rahatlatıcı bir önerme iyiler her zaman iyi şeylerle karşılaşır kötüler ise kötü şeylerle.
Bu adil dünya inancının gelecekle ilgili de koruyucu bir işlevi vardır: Eğer iyi bir insansanız başınıza gelecekte de kötü şeyler gelmez. Ruh sağlığını korunması, insanın hayatını devam ettirebilmesi açısından çok önemli bir işlev. Kültürde bu olguyu desteklemiş ve atasözü ve deyimler oluşturmuş; ne ekersen onu biçersin, hak yerini bulur gibi.
Adalet inancı herkeste var aslında ama bazı durumlar bu inançta değişiklik ya da sarsılma sağlayabiliyor.  Çok ağır travmatik yaşantılar (illa da sizin yaşamanız gerekmez), ardı arkası kesilmeyen adaletsiz durumlar… Bu gibi durumları yaşayan insanlarda adil dünya inancı sarsılır, hayata olan adaptasyonda ise bozulmalar görülebilir çünkü kişi kendini güvende hissetmez, en temel ihtiyaçlarından birini karşılayamamış olur. Psikolojik iyi oluş hali ağır bir darbe alabilir.