Köşe Yazıları

Yaşlı baba ve oğlu

 

Yaşlı bir baba ve oğlu evlerinin bahçelerinde beraber otuyorlardı. Bahçelerindeki elma ağacına bir kuş kondu, dalda neşeyle ötmeye başladı. Kuşu gören baba oğluna “bu ne” diye sordu. Oğlu da “kuş” baba diye cevap verdi.

Baba gözünü kuşa dikti ve takip etmeye başladı. Aradan geçen az bir zaman sonunda baba tekrar oğluna dönerek “bu ne” diye sordu. Oğul babasının baktığı yöne yöneldi ve “ağacın dalındaki bir kuş baba” dedi. Baba tekrar gözünü kuşa iliştirdi ve kuşu izlemeye koyuldu. Aradan kısa bir zaman geçtikten sonra baba tekrar “bu ne” diye oğluna sordu.

Oğlu babasının baktığı tarafa döndü ve kuş olduğunu görünce sinirlenmeye başladı.

Kızgınlıkla babasına döndü. “Baba sabahtan beri bu ne diye soruyorsun. Ben de sana o bir kuş diye cevap veriyorum ama sen yine sormaya devam ediyorsun. Hem sen onun kuş olduğunu da biliyorsun. Niye aynı şeyi tekrar edip duruyorsun? Beni anlamıyor musun?” dedi. Oğlan o kadar kızdı ki bütün sinirliliğiyle babasına söylendi. Babası da sanki oğlunun bu cevabı vereceğini biliyor gibi gidip evden bir defter aldı. Ona bir ders vermek istiyordu. Ve defteri oğluna uzatıp okumasını istedi. Oğlu defterde yazılanları içinden okumaya başladı. Ama babası ondan yazılanları yüksek sesle okumasını istedi.

Notta yazılanlar ise şöyleydi:

“Bugün oğlumla beraber parka gittik. Oğlum parkta yürümeye ve okumaya başladı. O sırada parktaki erik ağacına bir kuş kondu. Oğlum kuşu görünce heyecanla ve merakla ‘bu ne’ diye bana sordu. Ben de ‘oğlum o bir kuş’ diyerek cevap verdim. Oğlum kuşa tekrar baktı ve bana dönüp ‘baba bu ne’ diye sordu. Ben de tekrardan ‘oğlum o bir kuş’ diye cevapladım. Oğlum kuşa tekrar bakıp inceledikten sonra bana dönüp ‘baba bu ne’ diye sordu. Bunu defalarca yaptı. Ben ise bütün sabırlılığımla oğluma sevgiyle baktım ve ‘oğlum o bir kuş’ diye cevap verdim. Oğlumu her şeyiyle çok seviyorum.”

Oğlu notu gözleri dolmuş bir şekilde okuduktan sonra babasına döndü. Boğazı düğümlenmiş ve zor konuşuyordu. Babasına şunları söyledi: “Babacım beni affeder misin? Senin gösterdiğin sabrı ben sana gösteremedim. Bunun için özür diliyorum” daha sonra babasına sarıldı ve bundan sonra daha dikkatli davrandı.

Esen kalınız.