Kocaali

Kocaali’de Usta Olmak

24 yıldır ayakkabı tamirciliği yapan Tevrat Altundağ Son Ustalar programında mesleğine olan inancını anlattı.

KOCAALİ’DE USTA OLMAK

Kocaali’de 24 yıldır ayakkabı tamirciliği yapan Tevrat Altundağ 13 metrekarelik dükkanında mesleği ayakta tutmaya çalışıyor. Altundağ’ın en büyük sıkıntısı ise çırak bulamamak.

24 yıl

Kocaali’de 24 yıldır ayakkabı tamirciliği yapan Tevrat Altundağ 13 metrekarelik dükkanda mesleği ayakta tutmaya çalışıyor. Eskisi kadar rağbet görmeyen mesleğin en büyük sıkıntısı ise yaşatacak yeni eleman bulunmaması. Kocaali Belediyesi tarafından hazırlanan Kavlağan Altı Hikayeleri Son Ustalar programının konuğu olan Altundağ meslek hayatını ve mesleğin zorluklarını anlattı. İmam olmak istediğini ancak olamayınca lokantada çalışmaya başladığını belirten Altundağ, bu sırada abisinin mesleği bırakması sebebiyle ayakkabıcılık mesleğine girdiğini söyledi. 2016 yılına kadar Karasu’da mesleği yürüttüğünü, 2016 yılından sonra Kocaali’ye geldiğini belirten Altundağ mesleğe olan saygısını koruduğunu söyledi.

Teveccüh gösteriyorlar

Ağabeyinin işi bırakması sebebiyle mesleğe başladığını belirten Altundağ “İmam Hatip çıkışlıyım. Aslında imam olmak istiyordum, olamayınca 2000 yılında lokantada çalışmaya başladım. Aşçı olmayı düşünüyordum. Ancak Karasu’da ayakkabıcılık yapan ağabeyim mesleği bırakma kararı alınca çırak olarak yanına gittim. Uzunca bir süre çalışıp işi öğrendim. Dükkanı devralıp dört yıl kadar çalıştım. Sonra Kocaali’ye geldim. 2016 yılından bu yana mesleği Kocaali’de sürdürüyorum. Elimden geldiği kadar, mesleğime saygımdan dolayı işimin hakkın vermeye gayret gösteriyorum. Müşterilerimle de çok iyi geçiniyoruz. Bizi tenzih ediyorlar. Teveccüh gösteriyorlar, bu zamana kadar geldik elhamdülillah” dedi.

Aş gibiyiz

İnsanın mesleğini geliştirken kendini de geliştirdiğini vurgulayan ayakkabı tamircisi Tevrat Altundağ mesleği estetik açıdan geliştirmeyi düşündüğünü söyledi. Altundağ “Bu meslekte kendini buluyorsun. İşine kendini verdiğin zaman boş zamanın kalmıyor. O meslek sevgin, o insanları memnun etme keyfi. Bu meslekte kendini geliştireceksin. Yani biz sadece içerden dışardan bir yama koymakla değil. Bunu estetik olarak daha nasıl geliştirebilirsin bunu düşünüyoruz. Kendini geliştirmek istiyorsun. Aslında biz mesleği geliştirirken kendimizi de geliştiriyoruz. Yani, sütü mayalıyorsun, yoğurt oluyor, sonra kıvama çalıyor. Bizim meslekte de öyle. Bizim meslek de insanları pişiriyor. Aş gibiyiz biz. Bu meslek bizi hayata bağlıyor” dedi.

Helalimiz bu

Mesleğin insan hayatındaki en önemli unsurlardan olduğunu belirten Tevrat Altundağ “İşini sevmek kendini sevmek. Eğer kendini sevmiyorsan işini sevmezsin. Mesleğini seveceksin, meslek senin ne olduğunu gösteriyor zaten. Meslek aşkı başka bir şey. Ne insan sevgisine benzer ne de başka bir şeye. Mesleğini içten seveceksin, vaz geçmeyeceksin. Benimseyeceksin. Bir parçan gibi. Nasıl ki kalbin olmayınca yaşayamıyorsun. Meslek de öyle işte. Mesleği içine koyup onunla yaşayacaksın. Hani bazen derler ya vazgeçemem diye. İşte biz el sanatkarları da böyleyiz işte. Ellerimizin boya karası. Dışarıdan bakıldığı zaman pis görünür. Ama bizim helalimiz bu” dedi.

Çırak bulamıyoruz

Mesleği sürdürecek çırak bulamadıklarını belirten Kocaalili ayakkabı tamir ustası Tevrat Altundağ “Eskiler, bize mesleğin altın bir bilezik olduğunu, hiçbir zaman değerinin düşmeyeceğini söylerlerdi” diyen Tevrat Altundağ mesleğin giderek cazibesini kaybettiğini ve yetiştirecek eleman bulamadıklarını söyledi. Gençlerin el sanatları konusunda ilgisiz olduğunu ve farklı sektörlere yöneldiğini belirten Altundağ, “Meslek çok kıymetli ama yeni neslin böyle işlere ilgisi yok. Yanımızda çalıştıracak, mesleği bizden sonra da sürdürecek çırak bulamıyoruz. Ama her ne olursa olsun elimizden geldiğince mesleği yaşatmaya ayakta tutmaya gayret edeceğiz” şeklinde konuştu.

Meslek sevgisinin hiç bir şeye benzemedeğini belirten Altundağ,ayakta tutmak için gayret göstereceğini söyledi