KarasuSakaryaSiyaset

Karasu için çaba harcanmalı

 

CHP Sakarya İl Başkanı Ecevit Keleş, SATSO Başkanı Akgün Altuğ’un Karasu’da BMC’ye verilen bölgenin Serbest Bölge ilan edilmesi açıklamasına destek geldi. Keleş, Karasu bölgesinin diğer OSB’ler ve limana olan konumu nedeniyle önemli bölge olduğunu belirterek, “Sakarya bir ve beraber olarak buranın serbest bölge ilan edilmesi konusunda çaba harcamalıdır” dedi.

 

ÇAĞRIYA KULAK TIKANMAMALI

CHP Sakarya İl Başkanı Ecevit Keleş, Altuğ’un Karasu’da BMC’ye verilen bölgenin Serbest Bölge ilan edilmesi açıklamasına destek geldi. Karasu’nun geçmişte de serbest şehir ve serbest bölge olması konusunda girişimlerde bulunulduğunu belirten Keleş, “BMC’nin buradaki yatırıma devam etmemesi halinde bu bölgenin serbest bölge olarak değerlendirilmesi konusunda CHP olarak destek veriyoruz. Çünkü serbest bölgeler, ülkenin gümrük sınırları dışında tutulan, dış ticaretin kolaylaştırıldığı ve belirli ticari faaliyetlerin sürdürüldüğü özel bölgelerdir. Mevcut arazinin, Karasu Limanı’na yakınlığı ve limanın aktif bir şekilde faaliyete geçmesi, Kuzey Marmara Otoyolu’nun açılması, bölgenin zaten münferit yatırım yeri olarak ilan edilmiş olması, stratejik konuma sahip olması gibi avantajları nedeniyle serbest bölge olarak ilan edilmesi şehrimizin geleceği açısından da son derece önemlidir. Bu konuda SATSO tarafından yapılan çağrıya Vali, Büyükşehir Belediye Başkanı, iktidar milletvekilleri kulak tıkamamalı ve birliktelik sağlanarak girişimlere başlanmalıdır” şeklinde konuştu.

 

ARAZİNİN KONUMU ELVERİŞLİ

Başkan Keleş, “Limana 6 km uzaklıkta olan Karasu’daki arazi, Sakarya I. OSB’ye 60 km, Sakarya II. OSB’ye 69 km, Sakarya III. OSB’ye 40 km, Karasu OSB’ye 4 km, Ferizli OSB’ye 27 km, Mobilya İhtisas OSB’ye 36 km, Makina İhtisas OSB’ye 37 km, Söğütlü Karma OSB’ye 38 km ve Somi OSB’ye 39 km uzaklıkta bulunuyor. Yani arazinin konumu serbest bölge olması için son derece elverişli. Üreticiler açısından, kurumlar, gelir ve damga vergisi istisnaları sağlanıyor. Bununla birlikte, ticaret kolaylığı imkanı, kar transferi imkanı, pazar ihtiyaçlarına göre serbestçe belirlenecek ticari faaliyet imkanı, mallar için süre sınırlamasının olmaması imkanı, bürokrasinin en aza indirilmesi imkanı gibi pek çok avantaj sağlıyor” dedi. Başkan Keleş, Serbest Bölgelerin yatırımcıya sağladığı katkılardan da bahsederek, “Serbest bölgeler, üretim konulu faaliyet ruhsatı kapsamında faaliyet gösteren serbest bölge kullanıcılarının imal ettikleri ürünlerin satışından elde ettikleri kazançları, gelir veya kurumlar vergisinden istisnadır” ifadelerini kullandı.

 

DAMGA VERGİSİ VE HARÇLAR

Serbest bölgelerde üretilen ürünlerin FOB bedelinin en az yüzde 85’ini yurtdışına ihraç eden kullanıcıların istihdam ettikleri personele ödedikleri ücretler gelir vergisinden müstesnadır” diyen Keleş, “Üretim faaliyetinde bulunan serbest bölge kullanıcılarının, serbest bölgelerde gerçekleştirilen faaliyetlerle ilgili olarak yapılan işlem ve düzenlenen sözleşmeler damga vergisi ve harçlardan müstesnadır. Serbest bölge faaliyetlerinden elde edilen kazanç ve gelirler, hiç bir izne tabi olmaksızın yurt dışına veya Türkiye’ye serbestçe transfer edilebilmektedir. Ticaret kolaylığı imkanı Türkiye’den serbest bölgeye satılan mallar ihracat rejimine, serbest bölgeden Türkiye’ye satılan mallar ise ithalat rejimine tabi olup, serbest bölge kullanıcıları Türkiye’den ihraç fiyatına (KDV’siz) mal ve hizmet satın alabilirler. Diğer taraftan, serbest bölge ile diğer ülkeler ve diğer serbest bölgeler arasında dış ticaret rejimi hükümleri uygulanmaz” dedi.

 

VERGİ DIŞI TEŞVİKLER

Başkan Keleş, “Bölgelerde sarf malzemelerinin en kısa sürede teminini sağlayabilmek amacıyla bedeli 5000 ABD Doları veya karşılığı Türk Lirası’nı geçmeyen Türkiye mahreçli mallar, isteğe bağlı olarak ihracat işlemine tabi tutulmadan, beyanname açılmadan serbest bölgelere getirilebilir. Gümrük ve kambiyo mükellefiyetlerine dair mevzuat hükümleri ile üretici işletmelerin talepleri hariç olmak üzere, fiyat, kalite ve standartlarla ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşlarına verilen yetkiler serbest bölgelerde uygulanmaz. Başvuru ve faaliyet süresince her türlü bürokrasi en aza indirilmiştir. Serbest bölgeler özel sektör şirketlerince işletilmektedir. Serbest bölgeler, Türkiye-AB Gümrük Birliği’nin parçası sayıldığından, bölgelerden Türkiye veya AB menşeli ürünler ile Türkiye’de serbest dolaşım durumunda bulunan ürünlerin A.TR Belgesi düzenlenerek AB’ye gönderilmesi mümkündür. Üçüncü ülke menşeli ürünler ise Ortak Gümrük Tarifesi’nde belirtilen oran üzerinden Serbest Bölge Gümrük Müdürlüğü’ne gümrük vergisi ödenerek serbest dolaşıma geçirildikten sonra A.TR Belgesi düzenlenerek AB’ye gönderilebilir. Serbest bölgede sağlanan teşvik ve avantajlardan yerli ve yabancı bütün firmalar eşit olarak yararlanır. İşleticiler ve kullanıcılar, yatırım ve üretim safhalarında Bakanlar Kurulu’nca belirlenecek vergi dışı teşviklerden de yararlandırılabilir” diyerek açıklamasını sonlandırdı.