Ali Sarımert, “KALU BELA’DAN BERİ MÜSLÜMANIZ”

KALU BELA’DAN BERİ MÜSLÜMANIZ
İnsanlar Bu Dünyaya Nereden Gelmişlerdir? İnsanlar bu dünyaya, ruhlar âleminden gelmişlerdir. Allah, insanların bedenlerinden evvel ruhlarını yaratmıştır. Daha sonra her bir ruha ayrı bir beden elbisesi giydirerek onları şu dünyaya göndermiştir.
İnsanlar Bu Dünyaya Niçin Gelmiştir?
Allah’a iman ve O’na ibadet için gelmiştir. Kur’an-ı Kerîm’de bu hususta şöyle buyurulur:
“Cinleri ve insanları, ancak beni tanıyıp iman etsin ve ibadette bulunsunlar diye yarattım.” (Ez-Zâriyât, 56).
İnsanlar Bu Dünyaya Ne Halde Gelirler?
Bütün insanlar, bu dünyaya İslâm fıtratı üzere, yani, Müslüman doğarak gelirler. Sonradan büyüyünce her biri ya kendi akıl ve iradesini iyiye kullanarak İslâm fıtratı üzere yaşamaya devam eder, Müslümanca bir hayat sürerler… Menfi çevrelerin tesirinde kalarak, bu temiz fıtratlarını değiştirir, İslâm’ın dışında bir hayat sürmeye başlarlar. Bu hususa Peygamberimiz, bir hadis-i şeriflerinde şu şekilde işaret buyurmuşlardır:
“Her doğan, İslâm fıtratı üzere doğar. Sonra onu, anası, babası (yakın çevresi) Yahudi, Hıristiyan ve Mecusî yapar.”
Ne Zamandan Beri Müslümanız? Kalu Bela’dan beri Müslümanız. Kalu Bela ne demektir?
Allah dünyayı ve içindeki varlıkları yaratmadan evvel, öncelikle gelmiş ve gelecek bütün insanların ruhlarını yaratmıştır. Bunları ruhlar âlemi denilen bir âlemde bir araya getirmiştir. Daha sonra hepsini birden huzurunda toplayarak kendilerine hitaben: Ben sizin Rabbiniz değil miyim? Diye sormuştur. Ruhlar da:
– Evet, sen bizim Rabbimizsin, diye cevap vermişlerdir. “Ancak sana ibadet eder, senden yardım dileriz” demişlerdir. İşte bu konuşmanın vuku’ bulduğu zamana, Kalu Bela denir.
Allah daha sonra insan ruhunun bu sözünde ne derece samimî ve doğru olduğunu ortaya çıkarmak için, şu dünyayı bir imtihan yeri olarak yaratmıştır. Ve her bir ruhu ayrı bir bedene yerleştirerek, onları belli zaman aralıklarıyla şu imtihan meydanına göndermiştir. Böylece insanın önüne iki yol açılmıştır: Ya akıl ve iradesini iyiye kullanarak Kalu Bela’daki gibi Allah’ı Rab tanımakta devam edecektir.
Yahut da iradesini ve aklını kötüye kullanarak Rabbini ve Allah’ını inkâr edecek, O’na kulluktan kaçacak, Şeytan’ın yoluna sapacaktır. Allah’a sonsuz şükürler olsun ki, biz Müslümanlar, Kalu Belâ zamanında Rabbimize verdiğimiz sözde duran kimseleriz. İnşallah son nefesimize kadar da bu sözümüzde durmaya devam edeceğiz.
NÜKTE: NEDEN İMTİHAN EDİYORSUNUZ?
Öğretmen, öğrencilerin aklını karıştırmak için,
– Çocuklar, demiş. Allah hepimizin cennete gitmesini istediği halde, neden bizi dünyaya göndermiş? Çocuklardan biri, soruya karşılık vermiş:- Öğretmenim, demiş. Şüphesiz ki siz bizim sınıf geçmemizi istiyorsunuz. O halde neden hepimize birer 10 vermeyip imtihan ediyorsunuz?”